Dinler tarihini okuduğunuzda kutsal kitapları okumaya bile gerek kalmayabiliyor. Genelleme yaparsak. Her çıkan din ve peygamber, bir öncekinin devamı niteliğinde kendi mezhebini yaratmış sonra da bu mezhepler zaman geçtikçe ayrı bir din haline gelmeye başlamıştır.
namaz kılmak daha önceki ortadoğu dininde Müzlümanların "putperest" dedikleri eskki dinlerden kalma ritüellerden sadece biridir.
ya da Hz. isa nın babası sayılacak vaftizci yahya eski mısır dini olan horus'tan esinlenmiştir. simdiki dinlerin eski dinlerden ayrılmasında kilit nokta Firavun aheneton'un, çok tanrılı mısır dinini reddederek
"bir tek tanrı vardır o da aton'dur" diyerek tek tanrı dinine geçmesiyle olur. ve ona inanlarlra yeni başkentine geçer. öldükten sonra inananlar mısırdan kovulurlar. onlar artık kafirdirler ve bugunki sina çölünün oldugu yerde yaşamaya başlarlar. Mısır köle ihtiyacı olduğunda hep eski dönek mısır vatandaşlarından alır.
Bu insanlar mısıra gücü yetmediginden ilk önce kendi evsanelerinde sonra da dinlerinde " biri gelecek " inancı yerleşir. böylece yüzyıllarca "ben o yum" diyen birileri çıkar durur. Ancak roma döneminde içlerinden bitanesi, ( muhakkak o da digerleri gibi dikis tutturamadıgını dusunerek öldü) inancını saglam yerleştirir. Ve ona inananlar Hristiyan olurlar.. vb. bir sürü örnek verilebilinir.
Neredeyse butun peygamberlerin 25 aralık'ta doğması da eski göksel dinlerden kaynaklanmaktadır.