zamanın süpergücü olan.; türkiye'nin de kökenlerine sahip olduğu devlettir. daha doğrusu br imparatorluktur; bu ayrımı açıkçası ben pek kabul etmiyorum öncelikle buna karar vermek için okul kitaplarından sıyrılmak gerektiği kanaatindeyim; çünkü her devlet tarihini yeniden yazar[ve içine de çoğunlukla azımsanmayacak kadar mit vardır]. daha doğrusu ulus devletler kendi bekaları için kendileri bunu yapma zorunluluğu hissederler.
osmanlı çok büyük bir imparatorluktuk ki empire yani sömürü elimesinden geliyor demişti ama şu gerçeği görmliler ki; sömürü deyince insanların aklına tek tip kapitalizm ve pazar arayışı sonrasında meydan gelen sömüregecilik akla geliyor. bu anlamda bir sömürgeci değildi[yani lenin'in söylediği anlamda] osmanlı ama diğer anlamda halkını sömürdü diyebiliriz. bazı balkan eyaletlerine bakın[fikrimce romanya'daki eyaletlere 1700 lie 1800 arasında] fenerli rumlar tarafından yönetildi.[ki bunları atayan osmanlıydı]-[bunun yanında vergiler satışa çıkarıldı ayanlar halktan zorla vergi aldı- daha doğrusu devlet vergi alımını bu kesimlere sattı!]
bu yönetici kesim[fenerli rumlar] tarafından sömürüldü. sonra bilindiği gibi osmanlı'da özellikle 18-19 yy boyunca doğru düzgün bir istikrar yoktu yönetimde. daha doğrusu padişah ve yönetim kategorileri değiştikçe kişiler de yönetimden azledildi. belirli bir yeknesaklık yoktu. ve işler de rüşvete binmişti; çeşitli eyaletlere vali olarak atanan devlet adamları bu rüşvetleri çıkarabilmek için kaldıkları kısa dönemde halkı kanırta kanırta sömürdüler.[ki kısa dönem bulundukları yönetim biriminin başında kalıyorlardı].
bu anlamda sömürmüştür ve bu benim kararım devletten ziyade imparatorluktur.
sonra dünyanın hiç bir imparatorluğu 600 sene halkını adaletle yönetmemiştir. işte zihnimize yapıştırılan çok güzel mittir bu ve çoğumuz da aldandık. hatta bu kitaplarda osmanlı'nın türk unsurunu küçümsediği de yazmaz.[ki edebiyatta da bulabilirsiniz bunu, türkçe- şuan konuştuğumuz türkçe- halk edebiyatı nezdinde gelişti- osmanlıca'da türkçenin bir versiyonudur ama halktan kopuk bir dildi]
son olarak da osmanlı'nın ekonomik yapısına değinmek gerekirse, osmanlının en büyük hatası budur. osmanlı'da bir burjuva sınıfı yoktu;[kompradör vardı ama] çünkü devlet ağırlıklı olarak servet sahibinin mallarına müsadere koyuyordu. bunun dışında bir teşvik yoktu ve özel mülkiyet azdı.
bunun yanında osmanlı'da bir savaş ekonomisi vardır. özellikle fetihler azaldıktan sonra osmanlı'nın ekonomi de çöküşe geçti[bundan dolayı yatırım yapılması gelişmelerin gerisinde kalındı-çünkü savaş varken neden yatırım yapasın bireylerin yaratıcılığını geliştiresin].
bir de kapütilasyonlar. son olarak loncaların oluşturduğu bir hakim tabaka vardı ticaret[ki bunun kökenleri çok eskilere dayanır, ezel akay'ın yönetmenliğini yaptığı hacivat ve karagöz niçin öldürldü? isimli filmde bile geçer bu kurum]bunların elindeydi ama özel şirketlerin osmanlı'ya girmesinden itibaren çöküşe geçti[bu arada özel sermayenin osmanlı'ya en çok girdiği dönem ikinci abdülhamit dönemidir]. ki bu durumlar haliyle osmanlıyı diğer devletlerin yanında geri plana itti hatta yarı sömürge durumuna getirdi.