en önemli artısı olarak kabul edilen durum enflasyon sayısında ki düşüştür. peki enflasyon sayısında ki düşüş ne zaman işe yarar. eğer işçilerin emeklilerin memurların maaşları enflason oranlarının çok üzerinde bir artış gösterirse alım gücü yükselir ve refah seviyesinde artış olur. ancak enflasyon oranının düşmesi demek alacağımız malın veya hizmetin fiyatının düşmesi demek değildir, sadece artışın düşmesi demektir. yani halen artmaktadır! bu durumda dediğim gibi eğer maaşlar daha fazla oranda yükselirse alım gücü yükselir ancak. diğer bir nokta ise önemli tüketim mallarında ki yükseliştir. bir buzdolabında %1'lik bir artış mı önemlidir yoksa doğalgazda ki %50'lik artış mı önemlidir. bir insan yaşamı boyunca kaç tane buzdolabı alabilir? ancak bir insan doğalgazı her zaman kullanmak zorundadır. ve ne yazık ki enflasyon rakamları hesaplanırken bir malı kullanım katsayısı hesaplanmamaktadır. bu da yanılgıya sebep olmaktadır. ihracat sayısında ki büyük artışa karşın ithalat sayısında ki daha büyük artış ihracatta ki artışın önemini yok etmektedir. ve bütün bunların yanında işsizlikte ekonominin en büyük yarası. bundan da kurtuluş olmayacak gibi. e bu vaziyette ekonominin iyi yönetildiğini düşünmek ancak ve ancak kendi şahsına münhasır olmaktan ileri gidemez.