okan bayülgen in her krallığında yaptığı gibi bol bol konuşarak insanların dikkatini sabit tutmaya çalıştığı programı...
biraz da konuklara söz verse fena olmayacak gibi... elbette konuklar o saatte izleyenleri ekran başında tutamaz diyue yapıyor bunu ama o zaman ilgi çekici konuk al diyebiliriz, gerçi hafta da yaklaşık 15-16 konuk alıyor 3 programına ve konuk sıkıntısı çekiyordur...
sayın hakkı devrim bir soru sordu; "kemla kılıçdaroğlunda ne buluyor insanlar diye soruyorum meslektaşlarıma" diye... cevap alamıyormuş... e sayın hakkı evrim siz de anlayamadıysanız hala halkımızın, bizim mantığımızı aşk olsun vallahi...
bizler türk diye kendimizi tanımlayanlar öncelikle mazlumlara karşı sempati besleriz, bir de dürüst diye tabir ettiğimiz kişileri yakın buluruz kendimize... elbette dürüstlük insanoğluna doğuştan gelen bir şeydir ve her insanda olması gereken ve bu zamanlarda erdem oalrak kabul edilen bu olgu zamanla kaybolur...
küçük çocuklara sorulan "anneni mi yoksa babanı mı çok seviyorsun?" sorusuna anne ile fazla vakit geçirmekten "anne" ya da baba nın çok görünmemesi ve özlem yüzünden "baba" diye cevap veren çocuklar yaşları büyüdükçe artık kimse kırılmasın diye politik cevaplara dönerler; "ikisinideeee" derler...
işte dürüstlüğün ilk yok olduğu anlar da bu anlardır...
sonraları herkesi kendi gibi bilen insnalar dürüst yaftası yapıştırdıkları insanlarqa karşı bir yakınlk hissederler... ve artık dürüst olan kişi bir adım öndedir...
dedim ya; herkeste olması gereken özellikler bir erdem gibi görülmeye devam ettiği sürece bir adım yol alamayız...
"insan olmak" gibi bir varlık sebebimiz bile erdem artık... gelin gerisini siz düşünün..