iliklerine kadar her hücrende yalnızca kendini görmektir yalnızlık.. oysaki çığlık çığlığa bağırmaktadır yansımandaki sen sahip çıksın biri bana diye.. teslimiyet der, yorulmuş yürek kendi sorumluluğunu almaktan.. gel sarıl ve bırakayım kendimi sana.. kapatayım boşluklarımı varlığınla.. ellerin doldursun parmaklarımın boğumlarının arasını.. tenimdeki kıvrımları dolduran emeğinin ve hakkının sana ve bana armağanı terin olsun.. kanayan yaralarıma pansuman gözlerindeki güven, taktiksel savaşlardan yorulan beynime ilaç, mantığımın kocaman bir tamamı öyle bir gel ki edecek duam kalmasın.. doğum günümde sönen mumlara dileyecek bir şey bulamayacak kadar doyur ruhumu.. kocaman bir şey ol her şey olabilen ve benim diye göğsünü gere gere gezebilecek kadar içimden taşır aidiyeti yoruldum her ne isen seni beklemekten.. gelirken umudumu da getir geri yaşama bağlanma iplerimi de.. bağla beni her noktamdan.. karıştır ki çözemeyeyim kaçamayayım.. yoksun ama dimi sen?.. öyle bir varlığın olmadığına alıştır şimdi beni gece.. acıtabileceğin kadar acıt ve al içimden bu hayali.. ya ver bana onu hayat ya da öğret aynamdaki yansımamla sevişmeyi.. göz yaşlarımla yıkadığım her şey silinsin bu gece.. hayalim..şehvetim şehvetin besini arzularım.. arzulara yol veren açlığım.. kusana kadar yediğim kazıklar.. kazıkların sonucu korkaklıklarım.. korkaklığımın hammaddesi çirkinliği insanlığın.. sil temizle şimdi her şeyi.. ruhumun ve bedenimin beynime yaptığı işkenceden kurtar beni durdur kursağıma çöküp nefessiz bırakan sahipsizliğimi.. *