bir türk,kürt nüfusun ağırlıklı olduğu yerlerde linç edilmiyor da niye bir kürt batıda lince uğrayıp hayatını kaybediyor sorusunu asla kendilerine soramayacak faşist organizmaların (bilimsel olarak beyne ihtiyaçları yok, omurilik yetiyor onlara) adını ağızlarına almaması gereken gençtir.
acılı ailesinin ağzından dökülenler benim için kafidir. baba türk-kürt-ermeni fark etmez oğlumun organları birilerine hayat versin diyebiliyorsa bu insan olanın yüreğine dokunur zaten.
hem aydın'ın, hem ceylan'ın hem de Uğur'un ailelerini görmüş, sohbet etmiş biri olarak birinden nefret söylemi duymadım. aydın'ın babası der ki:'ben acılı bir babayım. daha başka acılı babalar olmasın. ne bir polis ne bir asker babası ağlasın'. uğur'un annesi sadece ağlar hala uğur deyince ve 'aşiti, aşiti, aşiti' der. onlar için çok mu zor nefret, intikam söylemini yükseltmek?
ateş düştüğü yeri yakar. tek taraflı söylemiyorum bunu. asker olan ölünce de o aileyi yakar ateşi. nefret ise ancak o ateşi alevlendirir. sen birinin ölümü için 'oh iyi olmuş' dersen başkası da senin yakının için öyle deme hakkını elde eder.
kaç yıl geçmiş, onlarca şerzan ölmüş, binlercesi doğmuş... haksızca öldürülen kim unutulmuş? çocuk yaşta kurşunlarla, havan topuyla parçalanan çocukları görmenize bile engel olan nefretiniz neyi çözmüş?
ister görün ister görmeyin barış şerzanların yürüdüğü yoldur. şerzanlara duyduğunuz nefret bu yolun yolcularını çoğaltabilir ancak.