farz edelim bir bey ve bir hanım alısverise cıktı. her ikisininde yeni bir kıyafete ihtiyacı var. beyefendi ihtiyacını almak icin ilk buldugu magazaya girer. fiyat sorar, uygun bulursa beden sorar, dener ve satın alır. oysa biz hanımlar; bir elbise icin ortalama iki uc saat dolasmayı goze alırız. magazaları tek tek dolasır, usenmeden elbiseleri dener, hep bir sonraki magazada daha uygun fiyata, daha iyi bir modelde, daha guzel bir elbise bulabilecegimiz varsayımını dikkate alarak arastırırız. sonra butcemize en uygun, bedenimize en uyumlu elbiseyi secip alırız. bu noktada yuruttugumuz mantık, arastırmacı, detaycı ve meraklıdır.
veya is yerinde onemli bir karar arefesinde, bir bey ilk olarak alınacak kararın kendisi icin gerekli olup olmadıgını, bu kararın onu nasıl etkileyecegini dikkate alırken, biz hanımlar; mantıgımız hata yapmasına izin vermemek icin, kafamızda bir sonraki adımın tum detaylarını dusunur, her detayla ilgili olası komplo teorileri kurar ve her teoriye bir cozum uretiriz. boylece en az riskle dogru hamle yapmayı hedefleriz.
yani ne imis kadın mantıgı detaycı, sorgulayan, arastıran, meraklı denklemlerden olusan ve olasılık hesaplarında uzman olmayı gerektiren bir hadise imis.