devletçiliği savunan, halkın düşmanı deniz baykal ile halkçı ve devlet düşmanı deniz gezmiş'in yan yana konulup karşılaştırılmasıdır. sağcı deniz baykal ile solcu deniz gezmiş arasında ancak zıtlık vardır. bu arada bilmeyenler için söyleyelim. sağcılık devletçilik demektir. dindarlık değil. fakat ülkemde dindar olmayan solcular yeni bir parti de kuramadıkları için kendilerini chp ile bir tutuyorlar ve chp'yi sola çekmeye çalışıyorlar. genetik yapısında sol olmayan bir partiyi sol yapmaya çalışmak ancak hayal olarak kalıyor. bugünlerde yine aynı çabayı görüyoruz. düne kadar solculuk adına deniz baykal'ın arkasında duran solcular deniz baykal'ın gidip yerine gerçekten sola yakın isimlerden birinin genel başkan olmasına çabalıyorlar ve chp'yi değiştirmeye çalışıyorlar. bugünlerde chp yanlılarının birlik içinde olduklarına bakmayın. kurultay günü ne kavgalar kopacak göreceksiniz. şimdi bir sessizlik var ve korkulan bir bölünmeyi engellemeye çalışıyorlar. ama bu birlik mesajları verilmesi korkulanın ne derece fazla olduğunu gösteriyor. birileri saflarını seçip kılıçlarını kınlarından çıkardılar ve chp içinde solcularla aşırı sağcı önder sav grubu çetin bir mücadele içine girecekler. maalesef solcular yine kaybedecek. çünkü deniz baykal ve önder sav grubu delegelerin büyük kısmına sözünü geçirtiyor ve solcular yine hüsrana uğrayacak. deniz baykal kadar lider vasfına sahip olan biri gelmezse bu solcuların kurultay sonrası chp'de kalması oldukça zor olacak. çünkü sol olarak kayabilecekleri bir mustafa sarıgül var. bir ara ben de kandım ve solu güçlü zannettim. mustafa sarıgül'ü chp başına getirebilecek kadar güçlendiklerini zannettim. fakat kimsenin bu yönde hareket edecek kadar büyük kamuoyu oluşturamaması solcuların balon kalacağının göstergesi... deniz baykal tekrar gelirse solcular yine ayrılamayabilir. ancak deniz baykal giderse solcular chp'yi terk edecek. solcuları chp'de tek tutabilen deniz baykal'ın karizması... medyayı izlerseniz çoğu sol görüşlülerin chp'nin tekrar sol çizgisine geri dönmelerini umduklarını ve bu yönde propaganda yaptığını görürsünüz. devletçiler ise deniz baykal'ın dönmesine çalışıyorlar ki içlerindeki solcuları kaybetmeyip zayıflamasınlar. solcular ayrılırsa chp'ye kim oy verecek? mhpliler mi? deniz baykal ile deniz gezmiş arasında bir ilgi olsaydı solcular deniz baykal'ın istifasını ister miydi? "deniz baykal istifa etsin" diye diretenler sol görüşlüler değil miydi? yoksa akpliler ve mhpliler deniz baykal'dan oldukça memnun.
bu arada eklemeden geçemeyeceğim. solcular deniz baykal'a sarılacaklarına tabanları ile uyumlu davransalardı sol türkiye'de oldukça gelişir ve siyasette önemli ölçüde yer alırdı. sol ileri gelenleri güçsüzüz diye chp ve deniz baykal'a sarılacağına tabanına sarılsın kendi söylemlerini bağımsız açıklasınlar, taban onları izler. ancak chp'nin sol karşıtı söylemleri solculuğun belini kırıp ehlileştiriyor. mahir çayan'ın dediği gibi "ülkede solcu görünenler önce gerçek solcuları öldürür, sonra öldürdüklerine sahip çıkarak solu ehlileştirir". chp ilerleyecek ve solcu olacaksa içerisindeki sağ ve solu birleştirmek için laikliğe sarılacağına devletçiliği tartışıp kendinin nerede olduğunu tayin etmelidir.
hatırlar mısınız dhkp/c kime suikast düzenlemişti? kendine solcu diyen sahte solculardan hikmet sami türk'e... neden sizce?
