engelli bir çocuk sahibi olmaktansa kürtaj olmak

entry138 galeri
    1.
  1. aldırma gönül aldırma. sana yapılan bu zalimliğin elbet birgün hesabı sorulacak. bu dünyada olmasa da, bu işin öbür dünyası var. yaşamaya hakkın yok mu senin bu dünyada. şu küçücük bedenin fazla mı geldi ahlaksız annene.
    son tahlilde ruhunu şeytana satmış kevaşe bir annenin eylemidir. evet. kevaşe. dilimi tutuyorum ve daha fazla terbiyemi bozmak istemiyorum. bugün otobüste kulak misafiri oldum. bu ruhsuz yaratıkların nereye gittiğini aklım almıyor, en müsait bir yerde ininiz lütfen. hemen arkamda ergen modunda, tahminice 17-18 yaşlarında iki genç kız oturuyordu. istemsiz bir şekilde konuşmalarına şahit oldum. konu nasıl geldi ise kızlardan biri yengesinin engelli bir çocuğunun olacağını söyledi. o tabi engelli demedi, özürlü dedi. "üzürlü" dedi tam telafuzuyla. bunun üzerine yanındaki kızın; "ne yaniii dünyaaa ya mı getirıcaklaa, hem de özüüürlüü" diye bir tepkide bulunması, şok etti beni. tam anlamı ile titredim o an. o nasıl bir söyleyiş şekli. resmen çocuğu ve ailesini embesil yerine koydu. her şeyin bir üsturubu var. çocuğu hayata getirirsin getirmezsin. sana göre yanlıştır doğrudur ama vicdansız olmaya kimsenin hakkı yok. beynimden vurulmuşa döner iken, konuşmanın devamı şu şekilde geldi;

    -evaat kızıım öküüüz mü nedirler,kafa basmıyor bunlarda.
    -bıraq yaee ne şayleri varsa görsünleea.
    -hı hı, deymez pu gerizekaalıları anlamıyo salak şeylar,
    -eveett bi aileye bi gerizekaalı yetaar, falza bilene,
    -evat, oksijan israfıı.
    -ya ben çocuk sahibi olmicam zaten. belki 35 inden sonra.
    -ben de prensiben olrak karşıyım çocuk sahibi olmayaa
    -....bıdı bıdı sonrası bi ton zırvaa...

    yok çocuk sahibi olmayacakmış da, yok gerizekalı bir çocuğu dünyaya getirmenin ne anlamı varmıştı da, boşuboşuna yer kaplıyormuş. hem kim bakacak mış anne babası öldükten sonra. adam smith bile bu kadar yavşaklaşmamıştı. sonrasında 17 inç cep telofunu çaldı kızın. tamam öptüm geliyoruz burgera. deyip kapadı. takiseme vardığmda indim. bakırköyden bir daha otobüse binersem lanet olsun bana.

    onlar başka başka alışmadığım şekilde, konuştu konuştu... ben sustum. kulaklarımı aldırmak geldi o an içimden. toplum nereye gidiyor diye sorucak değilim. bu kadar duygusuz yaratıklar olabilir mi. nasıl anne olacak bunlar. yazık valla elimden tek gelen şey üzülmek ve acımak.
    43 ...