"Yaşamı boyunca çocuk kalmak, insan huy ve davranışları içinde bana her zaman en sevimli geleni olmuştur. Nedir peki bu çocukluk dönemi dediğimiz dönemin özelliği? Oyuna, aldatmacaya karşı duyulan sevgi... Mutluluğa duyulan sevgi kadar büyük bir sevgidir bu. Çocuklar büyüklerin onları aldatmasından hoşlanırlar. Büyüklere gelince, onlar da kendi kendilerini aldatmaktan hoşlanırlar; bir dal parçasını bacaklarının arasına geçiren çocuk, artık kendi bacakları üzerinde koşmakta olduğuna değil, durduğu yerde duramaz, ateşli bir küheylanın üzerinde dörtnala uçmakta olduğuna inanır ve sizin, çocuğun gerçekten atın üzerinde olduğuna inanıyormuşsunuz gibi yapmanız ona yetmez; yapacağınız şey üzerinize dörtnala gelen müthiş bir atın altında ezilmekten kurtulmaya çalışır gibi kendinizi çabucak kenara atmaktır. insanları aldatmaya karşı duyulan bu çocukluk sevgisi, pek az ayrıksı durum dışında yaşamı boyunca hiç bırakmaz kişiyi..." *