ben böyle şike iddialarının alenen konuşulduğu başka bir sezon hatırlamıyorum. herkes birilerine bok atıyor. herkes şikeyi düşünmek bile şerefsizliktir diyor. peki ama kim bu şerefsizler?
ankaragücü-bursaspor kardeşliği diye bir şey ortaya atıldı. biz sadece bunun bir tribün kardeşliği olduğuna inanmak istiyoruz. bir galatasaraylı olarak benim bile kafamı karıştırıyor çünkü bu kardeş kulüp diyalogları. ankaragücülü bir yönetici tuhaf bir açıklamayla gündemi sarsıyor. daha bu açıklamaların üzerinden çok uzun bir zaman geçmeden ankaragücülü futbolcuların ödemelerinin yapılmadığı, idmanları boykot ettikleri haberleri ayyuka çıkıyor. iddiaya göre ligde son haftalarda müthiş bir performans yakalayan ankaragücülü futbolcuların fenerbahçe maçı öncesi moralsiz oldukları söyleniyor. her şey bu kez tersine dönüyor. hıncal uluç gökeçeklerin fanatik fenerli oluşundan hareketle olaya ters bir mantıkla yaklaşıyor. yani işler arapsaçına dönmüş durumda.
sadri şener kupa maçı öncesi akılalmaz bir açıklama yapıyor. işin garip tarafı bazı fenerliler bu açıklamayı sahipleniyor. yani bizleri sadri şenerin masum bir düşünceyle bunlarını söylediğini inandırmak fenerlilere düşüyor. bu tuhaf değil de nedir? ankaragücü-bursaspor kardeşliğini yargılayan fenerliler trabzonluların anadoludan başka bir şampiyon takım çıkmaması isteğini gayet makul bir düşünce olarak görüyor. evet bu makul görülebilir ama iyi de kardeşim bu adamların son maçı sizinle?
her şey bir tarafa bunlar belki sadece birer iddia ya da yanlış anlaşılmalar her neyse ama kupayı kaybettikten sonra bazı fenerbahçelilerin girdikleri tribe ne demeli bilemiyorum. hayır bir taraftar kendi takımının bile bile nasıl maç sattığını düşünebilir? taraftar da kendini iyice kaptırmış komplo teorilerine. bir de 'fener isteseydi alırdı. görmüyor musun daum emre'yi oyundan aldı. aziz baba işini bilir.' gibi tuhaf tuhaf konuşmaları yok mu insanı şaşırtıyor cidden. demek şampiyonluk uğruna onurdan şereften vazgeçilebilirmiş düşüncesini akıllara getirtiyor bu insancıklar.
