insanın kanını donduran olay. Bunu yapan insanların insanı insan yapan değerlerden mahrum oldukları açıktır. Zira idam cezasına karşı oluşumu etkilememelidir bu olay. Ama insanın içinde intikam duygusuda vardır, ne yazık ki bunu her zaman devre dışı bırakamıyoruz. Ne zaman ki hukuk sistemini insani duygulardan arındırırız, o zaman adalet yerini bulur. Bu kişiler için verilmesi gereken ceza, toplumdan izole edilip bir kişilik hücrelerde hapsedilmesidir. ileride birgün, yaptıklarının ne anlama geldiğini anlayacak kadar islah olursa, işte o zaman gerçek cezasını çekmeye başlar: ömrünün sonuna kadar vicdan muhasebesi yapmak. Eğer islah olamayacak birisiyse, zaten ölümden de birşey anlamaz. Onu öldürmek kişiyi cezalandırmak yerine kendi intikam duygularımızı tatmin etmek içindir. Oysa hukuk adaleti sağlamak için olmalıdır, insanlığı yatıştırmak ve intikam duygularını bastırmak için değil. Burada tartışılması gereken Omur boyu hapis cezasının caydırıcılığıdır. Benim fikrimce ömür boyu hapis cezası sosyal ve özgür bir varlık olan insanın alabileceği en büyük ve en kötü cezadır. (bkz: idam cezası)