yine hüsran, yine hüsran. zaman kaybı! wes craven bu sefer korkutmadı...
imdb'de 7 gibi bir puan ile nasıl o sırada? şaşırıyorum. bu filme ciddi ciddi oy verenlerin kült film anlayışının içine ediyorum. bu ne lan?! the mangler'da bile biraz daha tırsmıştım. bu resmen komedi! 1995'lerdeki lanetli ev serisi bile ürpertici geliyor bunların yanında...
ulan, hiçbir çekici yönü yok ki. "ayy a$komm çok korktum" falan bu ne?. ailenin biri gölün yakınlarında evi var, oraya tatile gidiyorlar. bu ailenin genç bir kızı var. bu kızın da bir arkadaşı var. justin diye ergen geliyor, konu$ma falan derken, bunları motele götürüyor. oradan ot falan derken, bunlar kafayı buluyor. anası, babası geliyor falan sonra. ailesi zaten manyamı$, psikopatla$mı$, o derece...
filmde yüzlerdeki korku mimikleri inanın yok. $iddet diyorlar ama ben $iddet pek göremedim. kıza tecavüz ediyor, justin'in pederi. o sahne i$te, orada o adama sövebilirsiniz...
katil, psikopat rolündekiler sıçmakla kalmıyor sıvıyorlar da. francis'in lavaboda o elini sıkıştırdığı ve parçalandığı sahne, biraz öehh dedirttirebilir. kızın babası yani doktorun bu kadar hayvan olduğunu bilmiyordum. karısıyla öldürüyor hem onları, sonra da ölmemiş olanı evine getiriyor. resmen adamın kafasını başından aşağıya felç bırak önce, sonra mikrodalgaya koy. ve gösteri! çuvvvvvvvv! olum hayvansınız resmen, o ne soğukkanlılıktır öyle?!
sara paxton'ın bu kadar beni olduğunu hiç bilmiyordum. (mari olan hani)
izlemeyin, izlettirmeyin. yok ben izlicem, benim vaktim çok diyorsanız, buyrun..