annenin evlenmesi

entry25 galeri
    1.
  1. -onu anlamaya çalışmalısın. onun onceliği hep sen olacaksın. bak kocaman kız oldun, okulun bitiyor. hem ne var ki iş bulana kadar beraber yaşarsınız, o kadarcık..
    o kadarcık..
    gelinlik giyer mi? şimdi ben annemin ayakkabısının altına mı adımı yazdıracağım? yine geceleri koynuna sokulabilecek miyim? benim ondan başka kimim var ki? ya mutlu olmazsa? cinayet işlerim! çocuk gibi mi davranıyorum? hayır hayır anlamaya çalışmalıyım. oncelikleri değişecek mi? asıl soru beni daha mı az sevecek? saçmalama, abarttın. senin yaşındayken onun kucağında eşek kadar bir şey vardı. yaşlanıyor muyum yoksa?
    bu kadarcık belki..
    şimdi sevgili sozlük, annesi ve babası erken yaşta ayrılan biri olarak bunların hepsine kendimi alıştırmam gerekiyordu, biliyorum. ama her kadın kadar ağlak olan tarafım tavan yapmış durumda. gülmek istiyorum, hani hissizlik halinin verdiği o bomboş kahkaha atma isteği. ağız burun kırmak istiyorum her korkak gibi.
    aklıma annemi utandırdığım günler geliyor, fıstık çalışlarım, onun hiçbir şey soylemeden gozümün en içine bakarak beni mahvedişleri. karne günlerim geliyor, nazar boncuğu olsun diye onur belgelerinin ucunu yırtışı, onu yaparken nasıl gururlandığı. " bana ya kardeş yap ya da kopek al!" dediğimde, akşam eve kucağında kocaman bir peluş kopekle gelişi.. genç kızken odamı her dağıtışımda tek tek fotoğraflarını çekip, "ilerde istemeye geldiklerinde gününü goreceksin!" deyişi geliyor. bir ajandanın her sayfasına, üşenmeden "seni seviyorum" yazışı, ne de olsa dünyanın en yaratıcı annesi.. zaten her anne dünyanın en yaratıcı annesi değil mi? büyüdükçe, okşarken o kaçmalarım. gecesinde dayanamayıp koynuna girip uyumalarım. ve hala her bir araya gelişimizde beraber uyumamız, sabah işe giderken, ilk defa goruyor gibi milyonlarca kez opüşü. bu lanet şehirden ayrılırken saatlerce onu susturamayaşım, sakinleştiremeyişim.. erkek arkadaşımla tanışırken ki olçüsü, ksıkançlığı, gozlerinden çıkarttığı alevler ve sonunda her anne gibi " iyi ama.."-ama ama ama-.. her sigara içişimde kendini suçlayışları..
    unuttuğumu sandığım her şey işte..
    evet! bu gün çocuk gibiyim kocaman yaşıma rağmen. kabul ediyorum ilk defa tüm kıskançlıkları ve korkuları. adına sevinmem gerekirken..
    yarın uyandığmda hiçbir şey yokmuş gibi, hayatlarımız tamamen değişmeyecekmiş gibi kocaman açıp ağzımı güleceğim yine.
    -ne hissediyorsun?
    -boş bomboş.
    kotü bir filmin ağlak çocuğuyum bugün. çünkü korkuyorum, birinin ona, onu üzebilecek kadar yakın olmasından korkuyorum.

    oysa zaman işte, sürekli işleyen zaman. yaşlanıyor, yaşlanıyorum, herkes işte..
    -çift yonlü eskiyen duvarlar- işte..

    için ezile ezile, mutlu gorünmeye çalışmak, başka da hiçbir şey değil.
    63 ...