Bir vazoyu tüm hırsınla duvara çarpıp gittin,
ve çıkarttığı sesten duymadın "gitme" deyişimi.
Küllerimi savurdun siyah beyaz sensizliğime,
Kapıyı açık bırakmasan yalnızlığım giremezdi içime belki.
Şimdi dönmek istiyorsun geri ne fark eder ki?
Estirdiğin rüzgâr çoktan dağıttı saçlarımı,
ve ikimizin fotoğrafı rüzgâr varken çekildi...