saat 9:00 dur. saat 9:05 dir. saat 9:10 dur. saat 9:15 dir. saat 9:20 dir. saat 9:25 dir. saat 9:30 dur. saat 9:35 dir. saat 9:40 dır. saat 9:45 dir. saat 9.... saatin hiç önemi yoktur. atatürk hayata gözlerini yummuştur. saat "10 Kasım" dır aslında. saat "1938"dir.
bunları ; "saat kaçtı?", "9:04 dü." "hayır 9:07 ydi." vs vs. tartışırken bir bakmışsınız "biz neyi tartışıyorduk ya?" diyeceksiniz bir gün gelecek x bir saatte. sonra size "atatürk diyordunuz bundan kaç yıl önce dedeciğim/nineciğim " diyecek bir ses, "o kim ki?" diyeceksiniz. "saat epey geç olmuş, dede al ilaçların.",
"alla alla atatürk mü?" diyeceksiniz saatleri tartışıp duruken yıllar sonra asıl olanı unutacaksınız, siz unutmaya yüz tutmuşken yetişen yeni nesillere hiç bir şey aktaramaya(caksınız)-cağız. onlar zaten hiç bilmeyerek yetişecekler.
yoksa hiç bir ruh, ben şu saatte şurda ölmüştüm gidip bir telepati kurayım sevenlerimle demez. önder ilan edilen kişi o bunları görüyor yattığı yerde oh ne mutlu mesut oluyor ohh diye anılmaz.
yaptıklarının borcu ödenmeyceğinden, yaptıklarının her zaman örnek alınması gerektiğinden, yaşatılması için sürekli adı mıh gibi akıllarda olması gerektiğinden anılır her yıl. yeni kuşaklara "bakın buralara nasıl geldik, toprakların değerini, bize buraya kim getirmiş bilin. " diye anılır, saygı için anılır.
saat önemlidir belki... önemlidir çünkü tek bir yürek olup aynı anda aynı saniyede aynı şeyleri hissedip tüm ülke olarak anmak için.
yoksa tam saat 9:xx de kimsenin kimsenin ruhuyla iletişim içinde olmuyor. o anı, atatürk ismini, cumhuriyeti, yaptıklarını ruhumuzda acıyla birlikte hissediyoruz o gün o saatte. budur sadece. yoksa gak guk derken bunları tartışırken kim olduğunuzu unuttururlar size ruhunuz bırakın iletişim kurmayı duymaz bile.
