şu başlığı sol framede 3-5 gündür takip ediyorum. Bir beşiktaşlı olarak çok yazmak istedim ama üzüntü ve sinirden ağzımdan çıkacak kelimelerin nereye doğru gideceğini kestiremediğimden şu ana kadar yazmadım.
Maçla ilgili söylenecek veyahut konuşulacak şey çok fazla. Ama ben bir beşiktaşlı olarak takımımı sahada bu şekilde görmekten aşırı derecede rahatsız oluyorum. Bu kadar iğrenç bir futbol mu oynanır? iki takım içinde söylüyorum bunları. 90 dakika boyunca birbirleri ile dalaşmaktan asıl işleri olan futbolu unuttu futbolcular. Hakem baskı altında kalır mı diye düşünürken gördük ki futbolcular yemiş baskıyı. Fenerbahçe çok organize davrandı bu konuda. Beşiktaş takımını sert ve agresif oynayarak sindirebildikleri kadar sindirdiler. Beşiktaşta lider vasıflı bir oyuncu olmadığından mütevellit her ikili mücadele sonucunda bizim futbolcular salak saçma hareketlerde bulundu. Futbol namına sahada akılda kalıcı hiç bir etken maddesi yoktu.
Hakem kararlarına kendi yorumumu getirmek istiyorum tabii ki. Fenerbahçeden Lugano, Bilica, Emre ve Mehmet Topuz Kırmızı kart görmeliydi. Beşiktaşta ise ibrahim Toraman boşuna atıldı. Tello Semih'e attığı aparkat sonrası kırmızı kart görüp atılmalıydı. Üstüne 3-5 Maçta ceza verilebilirdi. Ernst'in dirseği çok bariz olmasa da kırmızı kartlıktı. ibrahim Kaş keza atılması gereken bir diğer Beşiktaşlı futbolcuydu. Hakem adil bir maç yönetseydi, sanırım maçı fenerbahçe ve beşiktaş takımı altışar futbolcu ile bitirmek zorunda kalabilirdi. Penaltı pozisyonu ile ilgili olarak bariz penaltıydı. Aynı şekilde Lugano'nun elle kestiği topta penaltıydı. En nihayetinde fenerbahçe kazandı. Aziz Yıldırım'ı ve Mete Düren'i tebrik etmek istiyorum. Neden ikisini tebrik ettiğimi anlayamayacak kadar beyninde kıvrımları bulunmayanlar varsa şayet özel mesaj atarlarsa ben kendilerine açıklama yapabilirim.
Sözlük formatı dahilinde tanım verecek olursak, fenerbahçe ve beşiktaş'ın top oynamadan, kavga ederek bitirdikleri, skorun tarafımca zerre umurumda olmadığı tsl maçı.
