öncelikle'' nicelik olarak az olmak, nitelik olarakta az olmak anlamına gelmez'', bu topraklarda öteki olmaya mahkum edilmeye çalışılan insanlar arasında kurulan empatinin nitelik katsayısı, nicelik olarak fazla sayıda bulunan ötekileştirme meraklılarının nitelik sayısından milyonlarca ışık yılı ilerdedir. bu anlamda kürt nüfusunun nicelik olarak eriştiği değer bir anlam ifade etmemektedir, zira özgürleşme ve insana yaraşır şekilde yaşam mücadelesini verme kavgası din-dil-ırk gibi kavramlar üzerinden ifade edilmez, tek gerçek ölçüt ötekileştirilmişler arasındaki empatidir, bu empatiyi, türkiyenin x bir şehrinde yaşayıpta meksikadaki zapatistalar içinde işler hale sokabilirsin, norveçte oslo da yaşayan has ve has bir norveçli olarakta türkiyede türkiyeli olabilmenin mücedalesini veren bir kürt içinde işler hale sokabilirsin, demiş ya şair'' şiirim şiirine kafiye olmasada, marşımızın ruhu ortaktır '', bu anlamda empatiden beslenen kolektivizm her zaman faal, her zaman güçlü, her zaman dinamik, her zaman devingen ve her zaman kavgaya hazırdır, türkiyeli bir türk olaraktan türkiyeli bir kürdün her zaman yanındayız diyebilenlerden misin? asıl sorun bu.