doğada pisagor'un hesapladığı ölçülere birebir uyan bir üçgen yada herhangi bir mükemmel geometrik şekil gözlemlemek büyük ihtimalle mümkün değildir. ama matematikçilerin standartlaştırdığı hesaplar olmasaydı, örneğin mükemmel bir kürenin hacminin ve kütlesinin hesaplanmasına dair çabalar olmasaydı, dünya gibi basık bir küre hakkında bilgi üretmek de mümkün olmayacaktı.
dil benzetmesini devam ettirirsek; gündelik hayatta gramer kurallarına birebir uyan bir konuşma dili kullanılmaz ama hakkında görüş birliğine varılmış kuralları sayesinde dil ortak bir zemin olmaya devam eder. aynı dilin iki farklı kullanımı ortak paydadan uzaklaştıkça iletişim de güçleşir. benzer anlamda, iki matematikçiden biri kendisine küre olarak dünya'yı, diğeri ise ay'ı temel almaz. ikisi de standard küre hesabını temel alır ve bu sayede hesapları birbiriyle çelişmez.