resmi tarihe göre çok kötü bir adamdır ve okul kitaplarında hakkında kötüleme ve çaldıran savaşı dışında fazla bilgi bulunmaz. ama biraz kitap karıştırdığımızda, hakkında daha objektif bilgiler de edinebilir ve bir şii hareketi olan safeviliği benimseyen (şeyhidir) ve devlet kurduğunda resmi devlet mezhebi haline getiren türkmen kökenli bir hükümdar olduğunu görürüz.
safevilik anadolu'daki türkmen kitleleri arasında oldukça rağbet görmüş ve anadolu'dan kitleler halinde iran'a göç ederek şah ismail'in yönetimine giren türkmenler ismail'in gücünün önemli bir kaynağı olmuştur. giderek güçlenen ismail, iran'a hakim olan akkoyunlular devleti'ni yıkarak safevi devleti'ni kurmuştur, türkistan'a kadar uzanan iran bölgeleri ile ırak ve doğu anadolu'ya hakim olmuştur.
bu şekilde güçlenmesi, o dönemde doğu anadolu'ya kadar genişlemiş ve anadolu'ya büyük ölçüde hakim olan ve önemli bir türkmen nüfusa sahip olan osmanlı devleti ile karşı karşıya gelmesine neden olmuştur. 2. beyazıt döneminden itibaren başlayan gerginlik -o dönemde iki tarafın şartları zorlamaması nedeniyle sınırlı kalmış ama- yavuz sultan selim döneminde açık savaşa dönüşmüştür. yavuz sultan selim çaldıran savaşı'nda şah ismail'i yenmiş ve tebriz'e kadar ilerlemiştir. böylece doğu ve güneydoğu anadolu osmanlı hakimiyetine girmiştir. idris i bitlisi 'nin önemli rolleri olan bir durum olarak bu savaş durumunda kürtlerin çoğu osmanlıların yanında yer almış ve çaldıran savaşı sonrası kürtlerin yoğun yaşadığı bölgelerin çoğu osmanlı sınırları içine girmiştir. ismail'in şii/alevi yönelimli türkmenler üzerindeki etkilerini gören yavuz'un anadolu'da aleviliği ve şiiliği benimsemiş türkmenleri kitleler halinde öldürttüğü belirtilmektedir.
yenilgi sonrası şah ismail osmanlılar'a karşı fazla varlık gösterememiştir. ölümünden sonra ise kurduğu devlet iran'da bir süre daha devam etmiş ve osmanlı devleti ile bazen savaş, bazen barış halinde olmuştur.
şair yönü de olan ismail, hatayi mahlasını kullanarak şiirler yazmıştır.