büşra

entry249 galeri
    58.
  1. mostar dergisi'nde çok doğru bakış açılarıyla kaleme alınan filmdir. dindar ve muhafazakar olunca ev düzeninden tutun da konuşma tarzları bile tek tip olmak zorunda bazı görüşlere göre. yaşamadığın lakin sinemaya aktardığın bir hayat hakkında daha derinlemesine bilgi sahibi olması gerekmez mi insanın? "aytmatov okuyan başörtülü kız" mesela. onlarda bizden biri mesajını vermek için oldukça sığ bir fikir değil mi? sözlük bünyesinde yazar olan başörtülü bayanların olması çok mu garip geliyor mesela?
    ayrıca herkesin anlaması gereken en önemli şey kimin ne için örtünüp örtünmediğini biliyor olmasıdır. taklid-i iman ve tahkik-i iman olarak nitelendirecek olursak, gerçekten dinini ve inancını kavramış bayan mahalle baskısı nedeniyle örtünmez. şahsi kararları ve kişisel değerlendirme yetisine sahiptir. bu tür filmler bizim camiamızdan değil de, dışarıdan bize bakanlar tarafından çevrildikçe tam da yazarın dediği gibi "kırık dökük aynalarda kendimizi görmeye çalışmakla" eşdeğerdir.
    3 ...