Bir film, size patlamak üzere olan mesanenizi 2 saat boyunca unutturabiliyorsa emin olun o film izlemeye değerdir. Mr.
Bir final öncesi, bomboş bir günde,
12 saat boyunca asalaklar gibi boş bir ekran karşısında vakit öldürdükten sonra, sınava çalışamadığınızı anladığınız an hayattan keyif Almaya bakarsınız.
Öyle ki o andan itibaren, bir sınavınız olduğu aklınızın ucunda bile geçmez.
Boşlukta salınırken, bir seçmeye karar verirsiniz. Evet yazının başında bahsettiğim film kendileri.
izlersiniz, uzun saatler boyunca hem de.
Dibe vurmanın belki de çok kolay bir ifadesidir.
Ve film biter, senaryoyla gerçek hayatın farklı olduğunu bir kez daha hayat, size tokat misali bir gerçeklikle hatırlatır.
Uyumak için fazla vaktiniz kalmadığını telefonun sırf alarmına kurabilmek için şarj ettiğinizi hatırlar, ve prizden sökersiniz. Alarmı kurmadan önce olur tüm bunlar tabii.
Öyle ki filmdeki sahneler, sizi bir sigara yakmaya bile, itebilir.
Sigaranızı yıllardan içemediğiniz, tatlı bir meyve suyu tadında içersiniz üstelik.
Öyle bir ilham gelir ki, oturur kısıtlı zamanınızda bu yazıyı yazmaya bile karar verirsiniz.
O sigarayı içtikten sonra, ağzınızı tatlandırmak üzere, sakladığınız bir yudum, asidi kaçmış koladan bahsetmeye gerek bile yok bence.
işte budur, sizin kısa ömrünüzden yazılara aktarılan, kısa ömrünüze nazaran sadece bir saniye kadar sayılabilecek bir günün özeti.
Kısıtlı imkanlardan,( bunun içerirsinde yaptıklarınızı bilmelerini istemediğiniz bir aile ferdi ve yıllardır aşık olduğunuz minik güzel kız tabiî ki kastımız) dolayı paylaşamazsınız bile sevdiklerinizle bu yazıyı. Her ne kadar perdeleri açık bir evde uyumaya benzeyen sosyal sanal ortam olan facebook adlı saçma organizasyon üzerinde de.
Karmaşanın sınırlarını kendi kendinize belki zorladınız kısa bir an için.
Bu arada söndürmeyi bile beceremediğiniz, ve içi tamamen yanıcı maddelerle dolu, çöp kovasına döktüğünüz izmaritin başınıza açabileceği dertleri son anda fark edip , çöp kovasına , bu anlattıklarımın hemen öncesinde kendinize sıcak bir fincan çay koyabilmek için kettle da kaynattığınız soğumuş olan suyu dökmenize sebep bile olabilir.
Yazıyı bitirdikten sonra son bir kez, evin yanıp yanmayacağını kontrol etmenize neden olan şey bir üst paragrafta açıkça belirtildi bile.
Şimdi uykuda olan, güzel üniversite öğrencilerine sesleniyorum. Yarın sınavda size ihtiyacım olacak, parlak beyinler sizi seviyorum, iyi uykular.
pesin edit; bu saatte yazmadım ama, o saatte konuşmuştum lan böyle aynen.
