1-) ULUSAL PARTi, Türk halkının sorunlarının ancak Atatürkçü bir düşünce ve eylem ile çözülebileceği anlayışından yola çıkar.
Atatürkçü Düşünce ve Eylem Atatürkün Altı Okunda belirlenmiştir.
Altı Ok, ULUSAL PARTinin temel ilkeleridir ve ULUSAL PARTi Altı Okun eksiksiz bir şekilde hayata geçmesi için iktidar mücadelesi yürütür.
2-) ULUSAL PARTi, kendini Kuvayı Milliye geleneğinin doğrudan takipçisi olarak görür. Atatürkün Anadoluda Bağımsızlık Savaşını başlatması ve Cumhuriyetin kuruluşu ile devam eden devrimci geleneğin mirasçısıdır.
Bu devrimci gelenek, özellikle Atatürkün şahsında sembolleşmiştir. Atatürk, 1919da başlayan Türk Devriminin önderidir.
ULUSAL PARTi, Atatürkün başlattığı devrimci mücadeleyle oluşan ve onun ölümünden sonra da devam eden Türk devrimci düşüncesini devam ettirir.
Kuvayı Milliye, Türkiyenin bağımsızlık savaşının örgütüdür ancak rolü ve anlamı bununla sınırlı değildir. Kuvayı Milliye, emperyalizmin sömürgeleştirmek istediği bir ülkenin emperyalizme direniş ve ondan bağımsız bir düzen kurma arayışının adıdır.
3-) ULUSAL PARTi, Kuvayı Miliye ile başlayan emperyalizmle savaş, emperyalizmden kopuş ve emperyalizmden bağımsız bir düzen kurma davasını devam ettirir.
ULUSAL PARTi, çağımızda temel meselenin emperyalizmden kurtulmak olduğunu savunur. Bu nedenle antiemperyalizm ULUSAL PARTinin en başta gelen niteliğidir.
Ancak ULUSAL PARTinin antiemperyalizmi, sadece kurtuluş savaşı vermekle sınırlı değildir. Esas olan, emperyalizmi yenmek değil, emperyalizmi yendikten sonra tam bağımsız bir ülke inşa etmektir.
Bu nedenle Türkiyede Kuvayı Milliye ile başlayan antiemperyalist yolun Atatürkün ölümünden sonra terk edilmesini eleştirir.
Atatürkün tam bağımsızlık kavramı ULUSAL PARTinin antiemperyalist bakış açısını en iyi yansıtan kavramdır.
Ekonomik, siyasi, kültürel tüm alanlarda emperyalizmden kopmak ve aynı zamanda kendi değerlerini yaratmak, bugün de antiemperyalist mücadelemizin esasıdır.
ULUSAL PARTi, günümüzde emperyalizmin niteliğinin değiştiğini savunan düşüncelere karşı çıkar. Çağımız hâlâ emperyalizmin tüm dünyayı sömürgeleştirmeye çalıştığı ve bu uğurda tüm dünyada sömürgeci savaşlara giriştiği çağdır.
Dolayısıyla emperyalizme karşı verilecek mücadele de, emperyalist savaşlara ve müdahalelere karşı savaştır. Emperyalizmle barış olamaz emperyalizmle ancak savaş olabilir. Türk Kurtuluş Savaşı bunun en güzel örneğidir.
4-) Antiemperyalizm sadece emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı vermek olarak da sınırlandırılamaz. Dünyada emperyalizm ve ezilen uluslar bir arada yaşayamazlar. Birinden biri fazladır. Emperyalizm ezilen ulusları yok etmeye çalışmaktadır. Buna karşı koymanın yolu öncelikle bağımsızlık savaşı vermektir ancak bu yeterli değildir. Emperyalizme karşı savaş, onu yeryüzünden silmeye yönelmek zorundadır.
ULUSAL PARTi, emperyalizme karşı tüm dünyada verilen şanlı kurtuluş savaşlarını sahiplenir. Emperyalizm yok edilmedikçe tam bağımsızlık mücadelesi bitmemiş demektir.
5-) Emperyalizme karşı verilen mücadele, ülke içinde antikapitalist bir düzen kurmaya yönelmedikçe yenilgi kaçınılmazdır. Dolayısıyla tutarlı antiemperyalizm ancak kapitalizm karşıtlığı ve alternatif eşitlikçi bir düzenle mümkündür.
Ezilen uluslar, emperyalizme karşı verdikleri savaşlardan sonra halkçı ve eşitlikçi düzenler kurmaya yöneldiler. Türk Devriminin halkçılık, devletçilik nitelikleri bu tür bir düzen kurma çabasının en önemli göstergesidir.
6-) ULUSAL PARTinin antiemperyalizmi Batı uygarlığının sadece ekonomik yönüne yönelik bir karşı çıkış değildir. Batı, kapitalizm ve emperyalizmle birlikte vardır. Onun tüm değerleri ister istemez kapitalizmin ve emperyalizmin halk düşmanı karakteri ile belirlenmiştir.
Bu nedenle ULUSAL PARTi, Batı medeniyetin üstünlüğüne ve tek yöntem olmasına tümüyle karşı çıkar.
ULUSAL PARTinin Batı karşıtlığı bir öze dönme çabasıdır.
Yeryüzündeki tüm ezilen uluslar, kendi tarihleri, kendi dilleri, kendi dinleri ve kendi renkleri ile vardır.
ULUSAL PARTi, emperyalizmin tüm bu ezilen uluslara örnek model olarak koyduğu Batı standartlarına karşı çıkar. Ancak öze dönme çabası, ırkçı ve dinci bir eski güzel günlere dönme hayali değildir.
ULUSAL PARTi, özellikle ezilen dünyada ırkçılığın ve dinciliğin ulusu bölücü ve emperyalizmi güçlendirici rolünü görür ve laikliği vazgeçilemez bir değer olarak savunur.
Her ulus, kendi tarihinden ve kültüründen çağdaş bir uygarlık çıkarma potansiyeline sahiptir. Bugün Batı medeniyetinin tahakkümü altında bu potansiyel yok edilmeye çalışılmaktadır. Bu nedenle öze dönüş, Batı medeniyetine karşı ezilen ulusların kendi çağdaş değerlerini yaratma mücadelesidir.
7-) ULUSAL PARTi milliyetçilik bayrağını yükseltir.
Günümüz dünya sisteminde küresel bir bağ yoktur. Emperyalizmin küreselleşme saldırısı böl-yönet politikasının bir uzantısıdır. Emperyalizm ulusları ve ulusal sınırları yok etmeye çalışırken yapılması gereken ulusları ve ulusal sınırları savunmaktır.
Bugün emperyalistler ezilen uluslara karşı küresel bir haçlı saldırısı düzenlemektedirler. Bu saldırı ezilen uluslar içinde işbirlikçiler yaratarak ilerlemektedir.
işbirlikçilerin azınlıklar yaratma çabası ile emperyalistlerin ulusları bölme çabası baş başa yürümekte ve topluca milliyetçiliğe karşı savaş vermektedirler. ULUSAL PARTi bu savaşta hem emperyalistlere hem de onların işbirlikçilerine karşı milliyetçi mücadelenin önderliğini yürütür.
Ancak bununla yetinmez emperyalizme karşı mazlum milletlerin devrimci cephesinin kurulması için üzerine düşen tüm görevleri yerine getirmeye çalışır.
Bu doğrultuda Avrupa Birliğine, Dünya Bankası ve IMF gibi emperyalist mali kuruluşlara, NATOya karşı çıkar.
8-) ULUSAL PARTi, Türkiyede devrim yapma ve vatanı kurtarma kararlılığının partisidir.
Partimizin temel dayanağı ise elbette emekçi halkımızdır.
Ancak ULUSAL PARTi, Türk Devriminin tarihi gelişiminden dersler çıkartır. Bu doğrultuda Türkiyede gençliğin devrimci mücadelesine özel bir önem verir.
Aynı şekilde aydınları da Türk devriminde önemli görevleri ve etkisi olan bir kesim olarak hesaba katar.
Özellikle kadınların ulusal mücadelede büyük görevler omuzladığını görür, bunu takdir ve teşvik eder.
Kuvayı Milliyenin, halk-ordu-aydın ittifakını, gençliği de katarak geliştirir ve bu ittifakı bölmeye yönelik tüm çabalara şiddetle karşı çıkar.
Türkiyede Orduyu düşman olarak gören tüm işbirlikçi anlayışlarla mücadele eder.
ULUSAL PARTi, çıktığı bu yolda, Kuvayı Milliyeyle başlayan geleneği layıkıyla temsil etmek için elinden geleni yapacaktır.
Bu yolda önemli zorluklar olduğu ortadadır.
Ancak tüm zorlukları halkla birlikte aşma kararlılığı taşımaktadır.