16 Mart 1978... ülkücülerle polislerin nasıl ters ilişkide olduklarının kanıtı..
Bayezıt Meydanındaki solcu öğrenciler bombalandı ... insanların üzerine bomba attılar diyorum.. keşke burda kalsalarmış diyor insan devamını görünce. Hakkaten bu adamlara akıl sır erdiremiyorum..
Bombanın üretiminden başlayan ve nedense bizi hiç şaşırtmayan bir süreç çıkıyor araştırınca..
ülkücülerin saldırıda kullandığı bomba, abd'de imal ediliyor, Tsk'ya hibe ediliyor ardından...
Ne ilginç ki o tnt kalıpları, yani parça tesirli, yani kurulumuna gerek kalmayan bombalar arasında en güçlü olanı, o gün ülkücülerin ellerinde...
16 Mart günü polis her zamanki önlemlerini almıyor, bırak önlem almayı, derslerin ardından dışarı çıkmak isteyen öğrencilere "yan kapıdan çıkmak yasak, ana kapıya!" diyor... ana kapıda ise hali hazırda toplanmış olan 20 ülkücü beliriyor..
polis iyilik yapıyor öğrencilere ve okul içinde çıkan ufak tartışmayı yatıştırıyor(!) Solcu öğrenciler çembere alınarak okuldan çıkartılıyorlar. Öğrenciler çıkar çıkmaz da "güvenlik çemberi" dağılıyor...
Çemberin dağılması emrini veren komiserin adı daha sonra susurluk'ta ve Hrant Dink cinayeti'nde de anılıyor.
Bombayı getiren kişi dönemin ülkü ocakları başkanı abdullah çatlı .. abd'de üretilen, Tsk'ya hibe edilen bomba, çatlı'nın elinde...
Veriliyor bir ülkücü vatanperverin eline ve "haydi aslanım, vatan sana minnettardır" deniliyor.
O da atıyor tntyi insanların üzerine, Kars'a, ablasının yanına kaçıyor. Ama ne zaman? Olaydan 2 gün sonra.
Neden 2 gün sonra? Çünkü ertesi gün protesto eylemi düzenleniyor, hayatı ellerinden alınan 7 öğrenci anılıyor meydanda. Katil de orada, seyrediyor. Sonra kaçıyor işte. Ablası anlatıyor sonra "ilk geldiğinde uyuyamıyordu" diyor, "geceleri sürekli sayıklıyordu" diyor, ısrar ediyor sonra kardeşine, "bana anlat, ne oldu" diyor. O da anlatıyor ve peşine ekliyor "çok pişmanım&" diye. Gidip ağıt yakanları seyreden, kanları temizlenmemiş meydanda gezen militan "pişmanım" diyor.
Ablasına olayı anlatırken bir de öyle birşey diyor ki, biz orospu çocukları diye daha güçlü haykırıyoruz. Haykırıyoruz ama ne yazık ki şaşırmıyoruz...
önce bombayı polisler atacaktı, sonra elime tutuşturdu Allahsızlar... Plan bu işte. Alın size sağ-sol tartışması, öğrenci çatışması.
Alın size 80 darbesinin gerekçelerinden biri daha. 13 Eylül'de çatışmalar nasıl bitti, kardeş kardeşi sokak ortasında vururken sular nasıl duruldu, işte cevabı.
Sadece bomba değilmiş abd'de üretilen. Bu ülkenin vatanperverlerinin kıçında vardır abd damgası, üretim ve son kullanma tarihi..
Devlet, vatandaşlarını bombalattırdı, vurdurttu sokak ortasında. Ne ilk ne son..
Var sen düşün Sivas'ta ne oldu, Maraş'ta ne oldu!
çatlı'yı savunuyorlar... asala'yı bitirmiş..
asala? Çoğu üyesi Ermeni olan terör örgütü.. Türk diplomatları vurdu şerefsizler.. Ama şunu sormak gerekir asala'yı bitiren çatlı'ya.
Uğur Mumcu'yu, Çetin Emeç'i, Bahriye Üçok'u kim vurdu? Kim vurdu Hrant'ı?
Eğer o diplomatlardan biri "halkların kardeşliği" deseydi ne olacaktı? "bu ülkede Kürtler de yaşıyor, Ermeniler de" deseydi ne olacaktı? O lafları diyen Türk Diplomat vurulacaktı. Anlaşılacağı gibi asala'ya gerek kalmayacaktı.. ki pkk, asala gibi terör örgütleri'nin, zarar verdiği ülkenin "deriniyle" olan ilişkisi araştırılmalı, abd'ye olan bağlılıklarını sorgulamaya bile gerek yok...
Velhasıl kelam, 16 Mart 1978'deki öğrenci katliamının davası, geçen hafta zaman aşımına uğradığı için düşürüldü. kiminle dans ediyorsunuz?
tanım: orospu çocuğu olan büyük bir güruhun yaptığı öğrenci katliamına tekamül eden tarihtir.