Eşim işine geri döneli 2 veya 3 gün olmuştu ki, özellikle sol göğsümde bir büyüme ve bir acı hissettim. Tabii, ilk anda hiç umursamadım. Ancak ertesi günü ve daha sonraki gün büyümenin ve acının şiddetinde artış olunca, çok yakından tanıdığım bir dermatolog arkadaşıma gittim. Muayeneden sonra beni bir endokrinologa havale etti. Odasından çıkarken, yüzüme bakıp garip garip gülümsedi. Bunu neden böyle yaptı diye düşündüm. Acaba bana mı öyle gelmişti? Neyse, onkologa havale etmedi ya...
Endokrinologa gittim. Yarım saat kadar, anlamadığım cihazlarla anlamadığım bir şeyler yaptıktan sonra, yine anlamadığım bir şekilde beni bir jinekologa havale etti. Hayda...
Doktor bey benim jinekologda ne işim olabilir?
Sizin göğsünüzde Jinekomasti var gibi görünüyor. Ancak bu yaşa kadar bu sorunu hiç yaşamamamış birinin birden Jinekomasti olması pek tutarlı görünmüyor.
Ne masti hocam?
Şöyle: Jinekomasti, genelde puberto dönemi sonrasında oluşur . Siz de puberto döneminin sonrasındasınız, ama bu büyüme öyle sizin anlattığınız gibi bir iki günde ve ağrılı bir şekilde oluşmaz. Üstelik göğsünüzün birinde hemen hemen hiç belirti yok. Bu tutarsızlığı iyice artırıyor. O yüzden bir jinekolog size daha tutarlı tanı koyabilir.
Hocam jinekolog bana ne koyar bilemem, ama oraya hasta olarak gitmek bana direkt koyabilir.
Bakın beyefendi, erkek memeleri ile kadın memeleri arasında temelde hiç fark yoktur. Erkek memelerinde de kadın memelerinde olduğu gibi lop veya lob adı verilen süt üretim merkezleri vardır. Yine aynen, kadın memesi gibi erkek memesinde de loplardan meme ucuna sütü taşıyacak bağlantı kanalları bulunur. Kadın memelerinin daha büyük olmasının tek sebebi ise onların göğüs kaslarına bağlandıkları doku kütlesinin daha fazlaca olmasıdır. Başka da bir şey değildir.
Eeee...
Esi, tam emin değilim ama, normalde erkeklerde körelmiş durumda bulunan süt üretim merkezleri, sizin sol göğsünüzde bir şekilde faaliyete geçmiş gibi. Ama kesin kararı jinekolog arkadaşlar verecektir.
Jinekologa da gittim. Onun vardığı sonuç da aşağı yukarı aynıydı: Yavrumla duygusal ilişkimi o kadar ilerletmişim ki bu, özellikle sol mememdeki süt loplarını aktif hale geçirmiş.Tıp literatürüne göre, bu çok nadiren karşılaşılan bir durummuş...
Zaten karım çocuğu doğurduktan sonra, yaşadığı ruhsal dalgalanmalar neticesinde onu kabullenmekte zorlandı. Bense baba olarak çok daha rahattım; çok daha ilgiliydim.Bir de...
Karım ortamına göre derin dekolte ve mini etek giyebilen biriydi, ancak ailesinden kaptığı islami inancı çok kuvvetliydi. Çocuk doğduktan sonra, bir ara bana:
islam'a göre bir anne bebeğini emzirmek zorunda değildir.
Ya nedir? dedim, şaşkın şaşkın.
Bir annenin bebeğini emzirmesi mendubtur.
Ne dubtur? Mendub dediğini anlamıştım, ama benimle kafa bulduğunu sanarak bu sorumsu alaylı cevabı vermiştim.
Mendubtur, mendub! Yani emzirirsem sevap kazanırım, emzirmezsem de kesinlikle günaha girmem.
...
Bebeğine süt verme konusunda gönülsüz bir anne ve buradaki boşluğu doğanın bir lütfu sonucunda dolduran bir baba -yani ben. Ne garip değil mi? (Durum böyle olunca, o artık öğlenleri eve gelmeyi bırakmıştı).
ikinci garip olan nokta ise, karımın pürüzsüz kalçalarının iki farklı yerinde gördüğüm diş izleri...
Çocuk sahibi olduktan sonra gerçekten tam aymazlaşmışım... Borsa'da Sırtan ile birlikte yaptığımız operasyonlardan sonra:
Aymaz borsacı gördüm mü hiç affetmem, onu hemen dişlerim, gerekirse döner bir daha dişlerim; derdi. Ta ki bunu farkedene kadar... Abi bu aymazları silkeleyeceksin. Bunlar ancak böyle akıllanırlar.
Sırtan diye arkadaşım olduğu için göğsüm kabarırdı. Ben nasıl unuttum: Bu piyasada acıma yoktur. Bu piyasa ne ayıların ne de boğaların piyasasıdır. Bu piyasa Sırt(l)anlar'ın piyasasıdır.
Ya gördün mü? Şimdi de ben silkelenmişim, haberim yok. Hem de karımın üzerinden...