insan dedim de sırf formaliteden. yoksa insan falan değildir yani. hakkında en güzel tanımı yapacak şanslı kişiye hediyelerimiz olacaktır. hadi beyler bayanlar görelim hünerlerinizi. şimdi işinizi biraz kolaylaştırıp size o anı yaşatmak istiyorum,
neyse efendim..
mutfak camında durmuşum, dalıp gitmişim uzaklara. hadi itiraf edeyim, hiç öyle derin mevzu falan düşünmüyordum. bulaşıkları nasıl yıkayacağımı düşünüyordum kara kara. bu bulaşık işi ayrı bir başlık konusu. o konudaki sıkıntılara ilerleyen zamanlarda değiniriz. tam bulaşıklar yüzünden hayata küsmek üzereyken, gözlerimin önünde bir "kül" bulutu belirdi. bu saate kadar tembellik edip bulaşıkları yıkamadığım için gözlerime perde indiğini düşündüm bir an. kafamın üstünde de bir ağırlık vardı. nerden bilebilirdim kafamdaki ağırlığın bir avuç dolusu izmarit olduğunu.. en fazla kuş sıçabilirdi (bu fiilin yerine aynı etkiyi bırakacak başka bir fiil yok üzgünüm) o da benim için büyük mutluluk olurdu haliyle. gider bir milli piyango alır, zengin olurdum.
dünyam başıma yıkılmıştı. hem zenginlik hayallerim suya düşmüş, hem saçlarım bu yaşına kadar görmemiş bir muameleye maruz kalmıştı. sakin olmalıydım ve ne yapacağıma karar vermeliydim. ben planlı insanım sözlük. aynı kurtlar vadisindeki polat gibi, beyinim yani. oysa memati olmak isterdim o ayrı. şimdi çıkıp bunu yapanın hayatla ilişiğini keseceğim. üstümde 7 kat olması bu işimi biraz zorlaştıracak ama olsun. saçlarım için değer.