ülkenin bütün sorunları makyaj yapılarak, üzeri örtülerek yokmuş gibi gösterilmiş, herşey yapılıyormuş gibi yapılmıştır. bu cümle türk siyasi tarihinin kısa ama açık bir özetidir. durum ne yazık ki son 7-8 yıldan bu yana hiç bir değişiklik yaşamamıştır.
40 yıldır siyasetin her yönünde faaliyet göstermiş o parti senin bu parti benim transferlerle milletvekilliğini meslek olarak edinmiş bir takım kişilerle bu işin yürüyemeyeceği konusunda ülkemiz dünyaya kolay kolay görülemeyecek bir örnek teşkil etmiştir.
öte yandan yeni nesil genç politikacılar meclise girebilmeleri için yüklüce miktar bir meblağı bağış, seçim yatırımı ve partilere yardım amacı ile harcayamadıklarından meclise girememişler ve tbmm halkın temsil edildiği bir yer olmaktan ziyade zenginin girebildiği bir yer olarak kalmıştır.
ülkemizde çok nadir olarak görülen tek parti hükümetleri artık coğrafyadan mı, havasından suyundan mı bir şekilde kendilerini padişah zannetmeleri artık kabul edilir bir gerçek olmuştur. varolanı kendi lehine çevirmek bu tür siyasi düşünceye daha kolay gelmekte ancak halkı ezmektedir. bu ezme siyasi bir baskıdan çok öte kavram karmaşası yaratarak zaten cahil olan kesme mağdur imajı çizerek, oylarını çalmaktır. bunun çok fazla bir açıklaması ve savunması yoktur. tarih tekerrürden ibarettir. çünkü insan doğası değişmemektedir.
ülkemizde gerek sosyal yaşamda ve gerekse siyasi anlamda eskinin değimi ile türban, yumuşatılmış haliyle başörtüsü hiç bukadar çözüme yakınken çözümsüz kalamamıştır. mağduriyet politikalarını her yetki ellerindeyken sürdürmüş ve böyle bir sömürüyü yok etmenin daha zararlı olacağı konusunda hem fikir kalmışlardır. işin öte yanı ise ülkemize biçilen gömlek dar gelmiştir. her ne şekilde olursa olsun memleketimin insanı cumhuriyetçi yanından ödün vermemiştir.
herhangi bir parti adı zikretmeksizin yukarıda bahsedilen durum ne yazık ki bir "yurdum" gerçeğidir.