polis teşkilatı ilk olarak amerika'da mafya ile başetmek amaçlı kurulmuştur. daha sonra sivil hayatı düzene sokmak için dünyaya yayılan bir kurum olmuştur. polisler yaşadığımız düzenin koruyucuları, kaos savarlarıdır.
kaos savar polislerden bir tanesi alexandros grigropoulos adlı yunan kardeşimize kurşun açmış ve ölümüne sebep olmuştur. ve o polis alexandros'un ensesine 2 kere ateş etmiştir.
kaos savar polisler 1 mayıs gününde genç yaşlı dinlemeden taksim meydanındakileri coplamaktadır. o meydanda bulunan eylemci ve sivillere vurmaktadır.
polis daima iktidarın kuklası olmuştur. her zaman güçlünün yanında yer almış, işkenceyi çözüm olarak bilmiştir.
polisler hani sivilleri koruyordu. bunlar alexandros kardeşimizi öldürerek mi bizi korudu? güçlünün yanında olmak çok mu adildi? yaptıkları işkenceler bir çözüm yolumuydu? amerika'da kendisine kar topu atıldı diye kartopu oynayan çocuklara silah doğrultmak mıydı polislik?
sanırım bu durumda polislere teşekkürlerimizi borçluyuz. biz öğrencilere değer verdiği ve kurunun yanında yaşıda yaktıkları için.
not: entry giren bazı arkadaşların yorumlarından etkilenilmiştir. bu yazı öğretmenim tarafından 10 nisan polis bayramı için istenen kompozisyondur.