marksizmin eleştirisi

entry1 galeri
    1.
  1. karl marks'ın tarihsel materyalizmine , kapitalizm ile ilgili görüşlerine ve bir bütün olarak marksizmin kendisine yönelik olarak geliştirilen eleştirilerin genel adı.

    marksizm eleştirileri genel olarak iki başlık altında toplanmakta olup iki farklı farklı paradigmaya sahip düşünürler tarafından geliştirilmiştir. marksizmi eleştiriye tutan birici grup kökenini "marksizmden " alan ve marksizmden beslenen "frankfurt okulu" teorisyenleri olup bu grubun eleştirileri genel olarak "ham" bir marksizme değil marksizmi markstan sonra işleyerek ona eklemeler ve çarpıtmalar yapan "engels" gibi marksistlere yöneliktir.frankfurt okulu düşünürlerine göre "engels" gibi kişiler marksizmi bir düşünce biçimi olmaktan çıkarmış onu popülerleştirerek komünist partilerin "resmi ideolojisi" haline getirerek amacından saptırmıştır. ayrıca marksist teorinin "pozitivist" bir bakış açısıyla bilimselleştirilmesi onu hepten "dogmatikleştirmiş" bir inanç sistemi haline getirmiş ve komünist parti entelektüelleri için onları eleştiriden koruyan bir kalkana dönüşmüştür. bu durum marksist teorinin ortaya çıkış amacıyla tam anlamıyla çakışmış ve bir "özgürlük alternatifi" olarak tanıtılan teori baskı ve zorbalığın diğer adı olmuştur.

    marksizme yönelik bir diğer grup eleştirisi ise frankfurt okulu gibi temeli marksist olan düşünürlerden değil çoğunlukla "liberal" olan düşünürlerden gelmiştir. bu düşünürlere göre öncelikle marksın kapitalizm hakkında yaptığı yorumlar belli br dönem kapitalizmine(gelişim dönemi) ait olup bütüncül bir kapitalizm sistemini yansıtmamaktadır. ikinci eleştiri ise marksın sosyalizme geçiş yöntemi ile ilgili olmuştur. buna göre şiddet yoluyla sistemi değiştirmek demokrasi ve özgürlük ilkeleriyle bağdaşmadığı gibi sürekli bir çatışma ve savaşımı da beraberinde getirir. bu nedenle amaca giden yol barışçıl bir nitelik taşımalı ve şiddetten uzak olmalıdır. üçüncü eleştiri ise marksın diyalektik tarih yorumuyla ilgildidir. buna göre "diyalektik" bir metafizik ve a priori bir kavram olduğu için bilimsellikten ve deneysel olarak doğrulanabilirlikten çok uzaktır. marks'ın ortaya koyduğu "kapitalizmin yıkılacağı ve devrimin avrupadaki sanayileşmiş ülkelerde olacağı" kehaneti gerçekleşmemiş işçi sınıfı ise giderek fakirleşmek yerine zenginleşerek marksizmin hatalı tahminlerini yansıtan başka bir örnek olmuştur.
    2 ...