Trabzonspor 2010 yılında henüz yenilgi yüzü görmedi ancak galip gelmekte de zorlandı. Bunun en önemli nedeni takımın yıldız oyuncularından Şenol Güneşin istediği verimi alamaması. Bu sebeple hoca geçen hafta radikal kararlar aldı. hem golcü hem asist özelliği olan Colmanı ve Caleyi Antep deplasmanına götürmedi. Şenol Hoca yeni geldiğinde harikalar yaratan ama formu dip seviyelerde gezen Alanzinhoya da ilk onbirde yer vermedi. Güneşin, oyuncularına gözdağı verme amaçlı değişiklikleri pek de etkili olmadı. Nitekim sol bekte Ferhat, orta alanda Sezer etkisiz görünürken, Umut-Burak uyumsuzluğu, Serkanın oyun içinde sürekli yer değiştirmesi ciddi sıkıntılar yarattı. Ayrıca Selçuk da ön libero mevkiinde pek bir varlık gösteremedi.
Galibiyete olan ihtiyaç Trabzonsporun yarınki maça Colman, Cale ve Alanzinho ile başlamasını zorunlu kılıyor. Ancak burada da koşan, pres yapan ve isabetli top kullanan bir orta sahanın yokluğunun sıkıntısını yaşayacaktır Trabzonspor.
Diğer tarafta Galatasarayın Sami Yendeki maçları ile deplasmandaki maçları arasındaki form değişimi inanılmaz düzeyde. Kendi sahasında rakibi prese boğup defansın yaptığı hatalardan faydalanarak maçları ilk yarıda koparan Galatasaray, Eskişehir maçında hiçbir varlık ortaya koyamamıştı. Ayrıca Galatasaray’ın ortaya koyduğu futbolun Keitanın formuna üst düzeyde bağlılığı, Ardanın da olmama ihtimali olduğu hesaba katıldığında bir handikap. Diğer taraftan Galatasaray Elanonun uzun paslarını tıpkı Beşiktaş maçındaki gibi kullanma yolunu arayacaktır.
Riijkardın hafta arasında artık sonuç odaklı düşüneceğini açıklaması ve Trabzonun gol atma ve galip gelme noktasında girdiği sıkıntı iki tarafın da temkinli bir oyun ortaya koyacağı ihtimalini güçlendiriyor.
Maçın kilit noktası ortasahanın yapacağı pres. Galatasaray Ali Sami Yende ortaya koyduğu presi uygularsa bol gollü bir maç olur. Ama sonuç odaklı futbol anlayışı , korkak bir oyuna neden olursa bol uykulu bir maç bizi bekliyor.
iddiacılara tavsiyem ilk yarı ve ikinci yarı Galatasarayın galibiyetine oynamaları.
