yanılgıya, övgü dolu bir tevazu schoppenhauer okumalarında inceden inceye sezinlediğim bir durum. bu amcamın hayata ve hayatın olgularına dair düştüğü dip notlar ile kendi hayatı tüketiş tarzı arasında siyah ve beyaz arasındaki kadar fark vardır. aşka, kadına, yaşamı kullanış pratiklerine..vs.. konu ne olursa olsun bu amcamız bize öğütlediklerinin tersi şeyleri yapar, alabildiğine bitkin düşene kadar yapar hemde, ama sana bunları salık vermez, tam tersi olanlarını salık verir, ve işin ilginci bu salık vermeyi o kadar güzel ve net temellendirirki, yazdıklarını okuyan birinin bunların etkisinde kalmaması oldukça zordur, ama belirtildiği üzere bu amcam kurmuş olduğu sağlam temelli bu sistematiğe hep aykırı bir duruş sergiler, markstaki, teori ve pratiğin aynı paradigmadan beslenip aynı mecrada akması gerekliliği, arthur schoppenhauer amcamızda görünmemektedir...
gelelim bunun nedenlerine, anladığım kadarıyla schoppenhauer yazdıkları ve yaşadıkları arasındaki tezat durumdan metaforsal yanılgılar çıkartma ve bu yanılgıları tadımsama ve tadımsatma isteğindedir. çünkü schoppenhauer yanılgının insanı daha tecrubeli, tecrubeninde kişiyi daha güçlü yapacağını düşünmektedir, Nietzschedeki sistematik inceledidiğinde schoppenhauer amcasının bir müridi ve uygulayıcısı olduğu farkedilir, her ne kadar uzak iklimlerde yaşasalarda camus'da yanılgıyı kutsar, ama bu durumun ilk tohumlarını gizliden gizliye, büyük puntolarla afişe etmeden schoppenhauer atmıştır. günümüz modern dünyasında insanların yanılgılara rastgelmemek adına çabalamaları, yanılgının kıyısından bile geçmemek için yırtınmalarını gördükçe insan sormadan edemiyor, iyide adamım yanılgılarda hayata dair, yanılgıyı bir defa olsun bile yaşamadan yaşamaya devam etmek ,yaşamındaki en büyük yanılgı zaten, çünkü tecrube edebilme ve kıyas yapabilme şansını yitirmektesin, hani diyor ya reklamda, kirlenmek güzeldir, yanılgıda güzeldir ve kaçınılmazdır, kaçınılmaz olana karşı direnme ve o yanılgıya rastgelme sürecini ertelemeye çalışmak büyük bir deneyimden uzak durmaktır. yaşamı daha yoğunluğuna hissedebilme şansının yitirimidir. işte schoppenhauer amcanın derdide insanları '' yanılgı yaşamamak için çabalama yanılgısından'' döndürmeye çalışmaktır.
yanılgıyı kutsa, çünkü yanılgı seni olgunlaştırır...