sözlükteki dincilerin, neyin dincisi olduğunu göstermiş başlıktır.
bu adamlar hiçbir boku kabullenmezler, atatürk'ten en az kürtçüler kadar nefret ederler. aslında atatürk'ün, anadoluyu düşman işgalinden kurtarmasıyla bir milleti tam olarak ; milli, dini, kültürel birçok açıdan kurtardığını da anlayamayacak kadar salaklardır.
bir entryde, atatürk'e tepki olarak " mekke'de ezanın türkçe okunması. " diye bir ibare geçmiş. acaba türkçe ezan atatürk değil de ismet inönü zamanında ortaya çıkan bir hadise olmasın ? günümüz ergenlerinin, fem dershanelerinde beyinleri tarihi tutarsızlıklarla yıkandıkları için doğal. hatta çoğuna göre fetoş, 11 kasım 1938 doğumludur. tabi bunu idrak edemeyecek kadar gerizekalı oldukları için ne yazık ki bu da doğal.
" bir telgraf ile neler olmuş vay anam vay. " atatürk ; çanakkale'de, trablusgarp'ta ve en basidi milli mücadele döneminde savaşırken, ünü kıtalar arası aşmış olan birisi değildi. trablusgarp'ta italyanlara kalayı vermesi, çanakkale'de ingilizlere onu bir bakıma ünlü etse de esas ününü, türkiye cumhuriyeti'ni kurarak kavuşturmuştur. neticede, osmanlı gibi bir ülkeden çağdaş ve modern bir ülke kurar. hatta kadınlara seçme ve seçilme hakkını, " çağdaşlık ! modernlik ! " diye bik bik öten ; ingiltere, fransa, almanya gibi ülkelerden çok çok önce vermiştir.
ayrıca buna çok rahat birkaç tane örnek verilebilir. örneğin ;
1938 hatay sorunuyla ilgili, italyan dış işleri bakanını atatürk'ü ziyaret edip " biz hatay'ı istiyoruz. " lafına atatürk'ün, odadan ayrılıp, üzerini değiştirip, mareşal ünüformasıyla geldikten sonra, " hadi bakalım. " diyerek ayarı vermesidir. haliyle italya bu durum karşısında bir bok yapamamıştır. 1 yıl sonra hatay türk topraklarına katılır.
velhasıl kelam, bu olay zaten 3-4 yıldır konuşulan ve gerçeklik payı olan bir olaydır. böyle maldonado kıvamındaki cahillere bir şeyin ispatını yapmaya da gerek yoktur. olanlar olmuştur. bir takım insanlıktan nasibini almamış örümcek kafalılar hala daha kendisinin ardından atıp tutabilir, allah yerine paraya tapabilirler. bu adamların derdi ve olayı din değil.
Mustafa Kemâl'in Peygamberin kabrinin yıkılmasını önlediği doğrudur. Orol
Ataman, belgeyi Medine Müzesi'nde görmüştür. Okuyun. http://www.angelfire.com/mn/atakam/ndex/