sanki çocukken anneden ayrı geçen gece gibi. boğazına saplanmış kalmış hiç gitmeyen o kütle yanısıra yanlız, kimsesiz, çaresiz, hiç geçmeyen ara ara yoklayan bir bıçak gibi bu duygu... acaba bu guyguyu tattığımda, gözlerimin dolmadığı içimin acımadığı kalbimin ağrımadığı, insanların anlattığı gibi, tebessüm ettirdiği bir an olucak mı ozaman bu kelimeyle barışabilirim sanrım...