1970'lerin başı. siyah-beyaz televizyonda 'uzay yolu'* dizisi oynuyor. 'kaptan kirk' ışınlandığı gezegenden uzay gemisindeki mr.spock ile cep telefonuna benzer bir cihaz yardımı ile görüşmektedir.
bu esnada, konu-komşunun toplanıp mahalle kahvesine çevirdiği evimizin oturma odasından şu sesler yükselmekte;
- olacak iş mi kardeşim! elde bisküvi kadar bir alet uzaydan-gezegene konuşma yapıyorlar.
- amerikalı yapmıştır azizim, farz-ı mahal sen televizyonu siyah-beyaz seyrediyorsun, onlar renkli.
hararetli tartışma sürerken, büfenin üzerindeki 5 kg.'lık çarklı ericsson telefon 'zarıl-zarıl' çalmaya başlar;
- alo!
- ptt' den arıyorum. sivas yazdırmıştınız, konuşun!
- alo!
- alo! dayıcığım sen misin?
- evet! yavrum nasılsınız, annen-baban, kardeşlerin nasıllar?
- hepimiz iyiyiz. doğum gününüz kutlu olsun day... dıııt-dıııt-dıııt...
- ...
- yuh be! yuh olsun! 4 saat sıra bekle! iki çift laf edemeden hat kesilsin...