allah'ın varlığı konusunda şüpheye düşmüş bir insanın zihninde oluşan sorunsaldır.
allah nerede? göreniniz var mı? ben görmedim. sanırsam allah'ı gören yok. var olabilir bilemiyorum ama ben karşılaşmadım. hayatımıza da bir etkisi yok; ne bir yardım, ne bir iyilik hiçbir şey yok. birde karşılığında bizden ona dua etmememizi istiyor sanırsam. kendisi var ise ve de bize beyin denilen kıymayı vermiş ise elbetteki bunu kullanabilen insanın ona inanmasını da beklemedi. zira ben inanmıyorum. varsa da var, ölünce göreceğiz. o zaman, ''sen de bana neden bu beyni verdin'' diye sorarım kendisine. ama sanırsam bu kadar egoist olması bizim onunla konuşmamıza engel olacak gibi gözüküyor ama neyse. inananlara da lafım yok, inansınlar. belki onlara baskılar altında hayat sürmek daha eğlenceli geliyordur. belki gizli mazoşistlerdir. dinin mazoşizmle ne alakası var demeyin bana şimdi. sabah'ın köründe istemeden kalkmak, istemeden kendimizi aç bırakmak, hac denilen kutsal mekanda tur atmak vs.
inanç denilen olgu insanın doğasında var. kimileri kurda, kimileri köpeğe, kimileri ineğe, kimileri ota boka inanmış geçmişte. ama zihinsel olarak çağ atladıkça bunların saçma olduğu kanısına varmışlar. inançsız yaşamak kendilerine ağır geleceğinden başka arayışlar içine girmişler ve allah'ı yaratmışlar. iyi hoş yaratsınlar. doğanın kanunudur deyip saygı gösteririz olur biter. ama sizin de bildiğiniz gibi allah inancı fetişizm boyutuna ulaştı. gerçek bu. acı ama gerçek. size acı gelmemesi normal ama bana acı geliyor.