tüm zamanların en iyi strateji oyunudur. çıktığı zamanda bile grafik olarak çok parlak olmasada, oyunun ilerleyişinde tarihe bağlı kalması size apayrı bir hava verir.
yeni başlayanlara bir kaç öneri vermeden geçemeyeceğim.
1) erkekliğin yüzde doksanı kaçmaktır. kaçın, hiç utanmayın. zira savaştığınız her büyük ordudan sonra muhtemelen daha büyüğü ile tekrar savaşmak zorunda kalacaksınız.
2) deniz ticaretine bittabi önem verin. ancak tarla yapmayı unutmayın. zira oyunun sonlarına doğru kalan büyük devletlerle savaşırken deniz ticaretiniz ister istemez ambele olacaktır. sonra ben neden tarlaya özen göstermedim diye ağlamayın.
3) oyunun başında istanbulun doğusundan uzak durun. haçlılar sefer üzerine sefer ilan ederken, müslümanlarda kaybedilen toprakları almak için cihadt üstüne cihat ilan ediyorlar. bir de üstüne moğol istilası gelince iş içinden çıkılmaz bir hal alıyor. ***
4) bir devlete saldırırken, ili üç bölge almak için saldırmayın. tamamını almak için hazırlanın ve saldırın.
5) ancak hiç bir ülkeyi yıkmayın. kalan tek bir bölgede hüküm sürmelerine izin verin. zira ilerleyen safhalarda adamlar bir anda devasa bir orduyla zortluyolar.
6) eğer türklerle oynuyorsanız, bir bölgenizi sadece asker yetiştirmeye adayın. ileride bu bölgeden yetiştireceğiniz ağır yeniçeri piyadeleri oyunu domine edebilecek tek ünitedir.
7) para sevdasına tutulup birbirinden uzak bölgeleri istila etmeye kalkmayın. büyük savaşlarda bu bölgelerle bağlantınız kesilebilir. istilalarınızı olabildiğince komşu bölgelere yöneltin.
8) cihat ve haçlı seferi ilan etmekten çekinmeyin. tahmin bile edemeyeceğiniz kritik başarılar elde edebilirsiniz.
son not: oyunun askerlik kısmında en çok hoşuma giden nokta, her ırkın askerlerinin birbirine yakın güçte olması idi. bir ırk dışında diğer hiç bir ırkta oyunu domine edebilecek ünite yok. sadece türklerin ağır yeniçeri piyade birliği savaşta neredeyse yenilmez. *