şu günlerde biraz gündemden düşmesini haklı ve gerekli bulduğum, asıl başarılı olduğu alanla yetinmeyip popülerlik şehvetine kapılan tipik bir gösteri dünyası insanı. bir zamanlar onun radyodaki sabah programlarının tiryakisiydim, bana büyük moral kaynağı olurdu. sonra bir baktım birden televizyoncu oluvermiş, saç ektirmiş, oysa ben kendisinin kelliğini bilenlerdenim. sadece bununla da yetinse neyse, bir de ne göreyim? aslen 1960 olan tevellütünü de 1967 ye çekivermemiş mi? yani kadir abi utanmasan benle yaşıt olucan, insan üç kuruşluk imaj için aslını bu kadar inkar eder mi yahu? hadi bunları yaptın diyelim, sana yöneltilen o 'kendiyle barışık özgüven sahibi adam' övgülerini nasıl kabul ettin? kendiyle barışık insan kelliğinden utanır mı? yaşını küçültür mü? neyse ki şu nankör şov dünyası senin miadının dolduğuna karar verdi de biz de TV yi her açtığımızda senin o bıkkınlık veren pozitif sosyal adam saldırılarından kurtulduk. darısı okan bayülgen in başına.
