iyisiyle, kötüsüyle, kötüsüyle, talihsizlikleriyle, kötüsüyle, tabiat ananın inatçı tavrıyla, kötüsüyle, yine türkiye'nin rekabete burnunu sokamadığı ama şahane bir final maçıyla biten olimpiyat olmuştur.
efendim ilk önce biraz kış olimpiyatının ne olduğunu daha doğrusu sporsever hücrelerime yaptığı nacizene etkiyi belirtmek isterim. yaz olimpiyaları bir yana kış olimpiyatları bir yana diyen çoktur. haklılar yada haksızlar demekte benim haddim olmadığından bana bıraktıkları maddelendireyim..
kış olimpiyatları tabiat ananın kış-soğuk kavramı üzerine kurulduğu için branş çeşitliliği olarak biraz zayıftır ve bu zayıflığı parkurları boyutlandırmalarla açmak, pazarlamak istemeleri mantıklı olduğu kadar tek düzeyciliğe sebep oluyor. yani spor ruhu gelişmiş, hırslı bir sporcu 3 parkurda da rekabetçi olabiliyor. * rekabetçi olamasa bile, temposunu iyi ayarlayamasa bile akıllara, spikerlerin dillerine ' şu mesafede madalyayı çok istediği için burada tempolanamadı.' yorumunu algılıyorsunuz ve bu istese yapardı paylaşımcılığı, iddialı sporcu sayısının azlığı bana hiç keyifli gelmiyor. hatta derecelerde gördüğüm almanya 1-2-3 takımları sinirlerimi hoplatıyor.
kış olimpiyatlarının kuzey ülke insanlarının 15 günlük festival tatili havasında yaşanmasını da olimpiyat ruhuna ve rekabetine gülle gibi oturduğunun farkında olsamda kabul edip bu onların eğlencesi kabullenmesini çoktan yaptım.
işin zevkli kısmı branşlarla özgüleşmiş ülkelere kafa tutan diğer ülke sporcusunun arzusunu görmek. mesela bobsleitteki almanya ambargosunun bitmesi, artistik patinajdaki rusya hegemonyasının bitmesi * , sürat pateninde 2 korelinin önünde finiş gören çinli...
yukarıda, kış olimpiyatlarına olumsuzmuşum gibi birşeylere yazmam bazı yaz olimpiyatları olarak almamdan ve vancouver'da olan skandan süre değiştirmelerin etkisinden kaynaklanmaktadır. yoksa 15 gün boyunca bayıla bayıla kayakla atlama, sürat pateni, buz hokeyi ve artistik patinaj izledim.
vancouver 2010=
1- kanada hükümeti olimpiyat bütçesini açıkladığından bu yana hatta hala devam eden bir huzursuzluk yarattı hatta ''nasıl olsa turistler gelecekler ve para harcayaklar o zaman vergileri arttırayımda daha çok kazanayım.'' mantığı çok edepsizceydi ve kanadalılar buna karşı çıktıklarında şiddete maruz kaldılar.
2- tabiat ana ilk hafta pistleri hiç beslemeyince ertelenmeler, ölü karla karışık karla yarışlar yapılmak zorunda kaldı ki olimpiyat rekoru denen heyecanlı bekleyiş yara aldı. buna bozulan kar makinasının yedeği olmadığı öğrenilince daha da sevimsizlik eklendi.
3- bobsleigtte yaşanan talihsizlik çok acıydı ve kanada parkurun sanıldığı kadar riskli olmadığını açıklasa da bayanlarda değişikliğe gittiler. bu arada parkur farklılığı rekor düzeyini parkur rekorundan öteye götürmüyor ve çok sayıda sporcu bilmem ne ülkesinin bedeb öğretmeni olunca podyum süprizi ortadan kalkıyor.
4- ben tv izleyici olarak açılışı da kapanışı da çok beğensemde açılış için dünyanın parasını ödeyim salona gidenler dev kolonlar yüzüden izleyememişler.
5- sürat pateni önceden izlediğim ama bu olimpiyatta hakimleştiğim bir branş olmasıyla çok hoştu. özellikle temaslarıyla, diskalifiyeleriyle çok aksiyonlu bir spor. koreliler çok fazlalar ama spor için, dünyada spor prestijinin önemli olduklarını bildikleri için çin yazdan sonra kış olimpiyatlarına da kafa kaldırma kararı almış gibiydi.
6- buz hokeyi 50 yıllık 2 tane hasreti sıfırlamasıyla *, abd'nin turnuva boyunca sergilediği maçın sonunu süper oynama huyu ve final maçının sonundaki özgüveniyle, lafı geçmişken finaliyle ve 3-1'den 5-3 olan 3lük maçıyla, slovak süprizi ile harikaydı.
7- artistik patinajda yılların rusya'sı yıkılırken kural değişikliği çok konuşuldu. eskiden müzik, ruh, estetik 3lemesi kim daha çok riskli hareket dener ve yaparsa o kazanıra dönüştü. çok didklemeden hıncal uluç'un yorumunu yazıyorum.
müzik ve ruh varsa rusya her daim favoridir ama iş ordan oraya atlamakda çin %99 winner olur. artistik patinaj artistik jimlastiğe dönüşmüş durumda.
8- olimpiyatın ilk günlerinde yapılan kayakla atlamayı bu kadar heyecanlanlı anlattığı için eurosport spikerine teşekkürler. winner sunumları süperdi hatta sporcu performans ilişkisini kurup yaptığı çoşku daha da harikaydı. çoğu izleici bu özelliğini çemkirmiş ama bence harikaydı. *
9- türklerin geride olan takımı tutma klasiği kanada-abd maçında ortadan kalmış durumda çünkü abd kaleciyi çıkartıp 6'ya 5 hücum ederken kanada'nın hücumda yaptığı şuursuz icing desibelli tepki gördü. tepki biraz basketbol bilmeyen birinin serbest atış kaçıran basketbolcuya yaptığı tepkiye benziyor ve icing habersiz yapılmıştı ama olsun...
10- süre değiştirmeler (yorumsuz)...
11- ingilizlerin vancouver manşeti... iyi ki vancouver 2010 var. onlar olmasa tarihin en kötü olimpiyatını biz yapacaktık. biz bile bu kadar kötüsünü yapamayız.
izlediğimin olimpiyat olduğunu bilmek bana iyi geldi...