onun üzerinden dönen bir takım çarklar inşa edilmiştir, kendisine yapay bir karizma tasarlanıp piyasaya sürülmüştür.
kendine hayran olacak adam arayan halkımıza bir güzel gaz verildi, yurtdışında bilmemkaç sene kalıp, "albüm yaptı, yok yok yapmadı, tam yapıyodu gözüne kirpik kaçtı" gibi yemler atıldı, devasa sahnelerde türlü katakullilerle ışık oyunlarıyla gayet vasat ve yeteneği kıt bir adam bir "stara" dönüştürüldü. bu oyunu hep yuttuk.
tarkan bir "ürün" den başka birşey değildir yani. bir gün tüketilecek, sürümden kaldırılıp yerine daha albenilisi üretilecek olan bir ürün.
ve yeni sürümü için de genç kızlar falan bayılacak, çığlık atacak, benzer tezgahlarla birilerinin cebinin, bizim gariban kızlarımızın okul harçlıkları sayesinde dolması sağlanacak.
zamanında güzel şarkılar söylemişse de bunu tamamen sezen aksu'ya borçludur. kendi yaptığı şarkılar başarısızdır, kötüdür. "kime göre neye göre" diyeceksin; bu şarkılar kiminin kulağına hoş gelir, beğenilir falan ama on sene sonra bu şarkıların hiçbiri hatırlanmayacaktır. tarkan'ın kendisi gibi.
dolayısıyla içinde bulunduğu koşulların sonucunda kokain kullanmış, içmiş, batmış, çıkmış; kendisinin üzerine kurulmuş olan pazarlama oyunlarının gidişatını etkilemekten başka birşey ifade etmez.