Kimi günler annenizin gizli gizli akıttığı ama sizin gözünüzden kaçmayan gözyaşlarıyla hep yine yeniden bir kez daha anlarsınız artık gittiğini ve bir daha o sevgi dolu gözleri göremeyeceğinizi.
Çocukluğunuzun sıcak yaz günlerinde tokmaklı eski büyük tahta kapının her açılışıyla sizi kucaklayan sevgi dolu yüreğin anıları hiç eksilmez aklınızda. Zeytin kokan ellerini güzel kokulara karşı olan düşkünlüğünü hatırlarsınız. Beyaz zambak ve tütün kolanyası alırsınız hep. Koku size anneannenizi getirir.
Ölümün bile güzeli vardır derdi hep. Allah sağlıklı mutlu uzun bir yaşam güzel ölümler versin diye dua ederdi. Üç gün yatak dördüncü gün toprak derdi hep. Öylede oldu velhasıl.
Babasına çok düşkünmüş çok severmiş, babasıda içinde bambaşkaymış kızı. Şimdi yan yana yatıyor baba kız. Mezarlığa gidip onları yan yana her görüşümde, kavuştular işte ele ele tutuşup cennet bahçelerinde mutlulukla koşuyorlardır diyorum. Özlüyorum...