insanın böğrune saplanan bıçak gibidir.böğrüne işte, göğsünün sol tarafı 11. ile 12. kaburganın arasına, canını öyle bi acıtır ki dayanamazsın.
"cıkarsana doktor" diye serzenirsin "olmaz" der "cıkarırsak ölürsun, orda kalıcak bu bıçakla yaşayacaksın artık, alışmaya başla."
çaresiz alışmaya çalışırsın ama nafile, azalmak bilmez acısı hatta daha da artar gun geçtikçe. hiç unutturmaz kendisini, evde, işte, okulda, yemek yerken, uyurken özellikle de uyurken, tuhaf rüyalar gördürür aniden uyanırsın, kalkıp bi sigara içersin gecenin bi vakti, sonra bi sigara daha, bi tane daha derken sabah olmuş. öyle gecer gider günler ve hep ordadır o bıçak. işte o bıçağın adı; ayrılık.