el emeği göz nuru, üşenmeden yazdığım hikayesi ile beni benden alan oyun:
gordon freeman, mit'te eğitimini tamamlamış bir profösördür. black mesa isimli araştırma tesisinde çalıştığı ilk gün kendisine yapması için çok önemli bir deney verilir. tabi black mesa'daki ilk günü olduğu için henüz retina tarayıcılarını kullanmaya yetkili değildi. xen isimli gezegenden getirilen garip bir kristalin incelenmesi ile ilgili olan bu deneyde tesisin standart enerjisi yetersiz kalıyordu. dr. breen isimli yetkilinin izni ile makinalara %110 performansla çalıştırılabilme yetkisi tanındı tüm riske rağmen. deney sabahı enerji dengesizliğinden dolayı tesisteki bilgisayar sistemlerinde sorun yaşanıyordu, ama dr. breen yine de bu deneyin tamamlanması için ısrar ediyordu. ve tesisteki bir çok bilim adamının tahmin ettiği gibi deneyde sorunlar ortaya çıktı. ama kimsenin tahmin edemeyeceği bazı sonuçlara neden oldu bu sorunlar. xen gezegenin hiç bilinmeyen bir tarafına bir boyut kapısı açıldı ve o gezegenden dünyaya yaratıklar akın etmeye başladı. çoğu kişi bunun gordon freeman'ın suçu olduğunu düşünse de aslında bu dr.breen tarafından yapılmış bir suikasttı. kendilerine ait bir gezegenleri olmayan ve gittikleri her gezegenin kaynaklarını sömürüp sırasıyla başka gezegenlere göçen bir ırk olan combine ırkı ile anlaşma yapmıştı. onlara yardım etmek karşılığında kombineler dünyayı işgal ettiğinde bir şehrin başına onu getireceklerdi. xen'de kombine ırkının hizmetinde olan bir çok yaratık dünyaya terör salmaya başlamışken gordon freeman, black mesa güvenlik görevlisi barney calhoun*, profösörlerden gina cross ve green colette* ve alana gönderilmiş askerlerden biri olan Adrian Shephard* ayrı ayrı dünyayı kurtarmak için çaba harcıyordu. devlet ise bu olayları halka duyurmada ört pas edebileceğini düşünüyordu. devlet, black mesa'daki herkesin çok fazla şey bildiğini düşündüğü için alana yolladığı askerlerle alandaki herkesin öldürülmesini istedi. aradan bir süre zaman geçtikten sonra, bu askerlerin de çok fazla şey bildiğini düşünerek daha eğitimli ve gördükleri her şeyi akıllarından silebilek şekilde geliştirilmiş black ops ajanlarını alana gönderdi. ama yaratıklar o kadar fazlaydı ki, kimse üstesiden gelemezdi. ama gordon freeman, xen'e giderek xen'li yaratıkların başı olan Nihilanth isimli yaratığı yokettikten sonra yaratıkların dünyaya akışı yavaşlamıştır. bu olaydan sonra olayın başından beri karşımıza hep en alakasız yerde çıkan ve bizi izlediği belli olan gizemli kahramanımız g-man, bize bir iş teklif eder. çok ayrıntı vermez ama kabul etmeme şansımız olmadığını belirtir. kabul etmezsek bizi yaratıkların içine atacağını söylediği için kabul etmek zorunda kalırız.
---half life 1'in sonu---
g-man'in iş teklifini kabul ettikten tam 10 yıl sonra gözünü bir trende açar gordon freeman. 10 yıl boyunca neler olduğunu ya da nerede olduğunu bilmemektedir. gordon freeman yokken combineler dünyayı ele geçirmiştir ve şehirlerden biri olan city 17'nin başına söz verdikleri gibi dr. breen'i getirmişlerdir. gordon, combinelerin merkezi olan citadel'e girip dr. breen'i yok eder. ama büyük bir patlamaya sebep olur ki bu patlama tüm city 17'i yok edecektir. city 17, diğer tüm kombine merkezlerinin başı olduğu için kombineler buranın patlamaması için çaba harcamaktadır...
---half life2'nin sonu---
episode 1 ve episode 2 ile devam eden serinin genel hikayesi böyledir. oynanması gereken efsana bir oyundur.