gündelik hayatımızdaki hayvanlara(!) sinirimi bozacağıma, bir sinema karakteri olan hayvana gülmeyi tercih ederek, boş beleş ve beklentisiz bir şekilde izlemeye gittiğim ve eğlendiğim film olmuştur.
serinin birincisi ve ikincisinden de belli olduğu üzere; film bir şehir dallamasının anılarıdır. bunu bile bile filme gidip "ayy bizim halkımız buna mı gülüyo, iğraanç!" demenin, salondakiler gülünce şaşırmanın bir manası yok. koy tepkini madem, gitme filme dördüncüsü çekilmesin.