bir fransız doktor, 1900'lerde istanbula gelmiş, birkac yıl kalmış, sonra da anılarını yazmış. O kitapta doktor saptamış, 1910 yılında, istanbulda tam 26 degişik dilde gazete yayınlanıyormuş. bunların hepsi günlük gazete olmayabilir, haftalik, onbes günlük, aylık ve yayın süresi belirsiz yayınlar da vardi...
bugunun istanbuluna bakıyoruz simdi: istanbulda bugün günlük ve haftalik olarak sadece yedi dilde gazete yayini yapiliyor: turkce, kurtce, ermenice, rumca, ladino, ingilizce ve fransizca...
bir yüzyilda 19 dili mahvetmişiz. ortadan kaldırmışız, silmişiz. magrasyonun dediği gibi, bu dildeki gazetelerin ortadan kalkmasi, aslinda o dili konusan insanların kaybolup gitmesi demektir. bu durum, bugun açısından olağanüstü bir yoksullaşmayi gösteriyor. 19 kat kısırlaşmışız, çölleşmişiz. çünkü bu 19 gazete, 19 kültürü, 19 dili, 19 mutfaği, 19 yasam tarzını anlatıyordı...