11. yaş günü kutlamalarını parti kültürüyle, "sevgililer gününe" denk getirerek, karşısında durduğu popüler kültür metalarına kendini adeta etiketleyen ve yıllar yılı üzerine kurulu olduğu postmodernist-yarı anarşist ruhu jilatinleyip tükettiren bir garip oluşum haline gelmiştir.
git gide rotary club vari zengin eğlencesi gruplara doğru evrilme yolunda emin adımlarla ilerliyor, hayırlısı bakalım. yakında ekşi sözlük istanbul, ankara temsilcilikleri falan açılırsa şaşırmayın. ne demek sözlük toplaşmasını sevgililer gününe denk getirip, paket ürünler gibi ikisi bir arada omurgasızlığı? yıllar yılı hollywood klişeleriyle taşak geçmedi mi abi bu yazarlar? yani yazınsal rant için her türlü marjinal, anarşist söyleme evet; lakin iş pratiğe dökülünce lümpenin önde gideniyiz.
hatta partinin 00:00 müziği.
şimdi neden yazdım bunu, az önce uludağ sözlük' ün itibarıyla ilgili bir şeyler okudum. zall-reklam olayı güya sözlüğün itibarını bitirmiş vs.
e sen sözlüğü, isminden sağda solda rant sağlamak için itibar kisvesi altında metalaştırdığında sorun yok; zall para için bunu yaptığında vay sen sözlüğü nasıl kullanırsın serzenişleri. uzaktan bakınca çok çelişkili duruyor. "sözlüğün itibarı" mevzusu, kolektif benlik yaratma arzusunun dışavurumudur. ki bu sağlandığında da, kapatın bence o sözlüğü. bırakın artık şu popüler olamama handikapıyla ekşi sözlük penceresinden burayı yargılamayı. yargılayın eleştirin evet lakin, o içinden baktığınız pencerenin ne halde olduğunu da görün be sevgili sözlükçüler. bağımsız söylemlerle hareket edin.
