uçan arabaların, gemilerin hayalini kurduğumuz bu müthiş senenin kara lekeleridir.
bunları bağda, çayırda görüyorum ve 2010 yılı karşısında eziliyorum, küçülüyorum. mahçup oluyorum ben. modernizmin artık nirvanasına erdiğimiz şu zamanlarda bu lekeler gözümdü büyüyorlar.
hayır bu bağda, çayırda, sokakta gördüğümüz adamlar her zaman gecekonduda oturan çapulcular olmuyor. mesela tuğba özay'da disko kralı'nda kendisinin karı olduğunu söylemiştir.
okan: adam çok hoş.
tuğbacım: aaa karısı da çok hoş.
hi hi tabi tabi, evet ya? ne kadar zekisin sen. allam ya..!