kuran ı kerim deki matematik hatası

entry111 galeri video2
    39.
  1. Kuranda miras taksimi anlatılırken bazı oranlar verilmiştir. Ancak bu oranlar mutlak olmayıp mirasa belli katılım şekillerine göredir. Katılımcıların sayı ve kimliklerine göre miras oranı değişebilmektedir. Mesela ölenin çocuğu varsa annesi 1/6, eğer ölenin çocuğu yoksa aynı anne 1/3 alır. Kadının çocuğu yoksa kocasından alacağı pay 1/4 çocuk varsa 1/8 dir. Katılımcıların oluşturduğu portreler birçok değişik şekilde olabilir. Oluşabilecek katılımcı şekillerinden bazılarına yönelik oranlar Kuranda verilmediği için gereken oranlar şartlara en uygun olan oranların eşit miktarda azaltılması ya da çoğaltılması yoluyla elde edilir ki buna islam hukukunda avliye ve reddiye denilmektedir.

    Mesela;
    Tek evlat olduğunda kız çocuğunun payı Kuranda 1/2 dir. Ancak sülalede miras alacak nitelikte kimse kalmadıysa kızın hakkı 1/2 olduğu halde kıza mirasın 1/1 i yani tamamı verilir. Bu durumda Kuranda verilen orana uyulmadı denilemez. Bu durum Usul-i fıkıhtaki "Nassın muktezâsı ile sâbit olan, bizzat nass'la sâbit olan gibidir" kaidesince icma-i ümmet tarafından hükme bağlanır.

    Bunu kutuplarda namaz meselesine benzetmek de mümkündür, Kuranda 5 vakit namazın vakitleri bellidir fakat kutuplarda bu vakitler oluşmamaktadır. Bu durumda Kurandaki vakit tayinlerinin burada karşılığı yok, demekki Kuranda hata var denilemez. Şu halde yapılması gereken hadiste açıkça bildirildiği gibi o bölgeye en yakın vakitlerin oluştuğu bir yeri baz alarak namazların kılınmasıdır.

    Kuranı Hz Muhammed'in kendi yazdığı, burada da hata yaptığı iddiası ise son derece mantıksızdır. Nitekim düşmanlarının bile nübüvvetini kabul etmemek için zekasını ikrar ettikleri ve hayatının önemli bir bölümünü ticaretle geçirmiş ve çevresindekilerin de ticaret ehli olduğu bir zatın bu kadar basit bir oranı bilmemesi mümkün müdür? Halbuki avliye ve reddiyeyi gerektirecek durumlar günümüz matematiğinin geldiği seviye ile ortaya çıkan bir şey değil bilakis o zamanın insanlarının çok rahat bir şekilde hesaplayabildikleri durumlardı.

    Kuranda her şey en ince ayrıntısına kadar tarif edilmemiştir. Çünkü Kuran genel hudutlar koyduktan sonra oluşabilecek diğer ihtimalleri Hz Peygamberin sünnetine; sünnette de yoksa ümmetin sözbirliğine bırakır. Bu da "Ümmetim dalalet üzerine birleşmez"; diyen Hz Peygamberin ve mü’minlerin yolundan başkasına uymayı, "peygamberin yolundan ayrılmak" olarak bildiren Kuranın müminlerin akıl ve anlayışlarına verdiği önemi gösterir; tabiî ki bu akıl ve anlayış icma dediğimiz ortak kabule dayalı ortak akıldır.

    alıntıdır.

    bazı konularda matematiğin yeterli olmadığı durumlar her konuda mevcuttur. quantum fiziğini de azıcık oturup incelerseniz, matematiksel çıkmazlarla karşılabilirsiniz.
    0 ...