son günlerin en çok konuşulan olayı. aslına bakarsanız öncelikle mehmet altan'ın söylediklerine tamamen katılarak,orjinalini bulamadığımdan aktarmaya çalışacağım. türkiye'deki işçilerin %60şı'nın herhangi bir uzmanlık eğitimi yok. dünyada facebook gibi bill gates gibi değerler ortaya çıkarken nasıl bir muasır medeniyet çerçevesi belirliyoruz? eğitim bu denli aksak iken, yapılması gereken onlarca reform varken, her seferinde tansiyonu artırıcı eylemlerle gündem kendisini toparlayamıyor..bu düşünceye %100 katılmakla beraber, madalyonun öteki yüzünü çevirip, olaya tekel işçilerimiz tarafından bakmaya çalışıyorum.fakat amaçlarını anlamakta güçlük çekiyorum, zira tekelin özelleştirilmesiyle ne oluyor? işçiler sokağa mı atılıyor? aç mı borakılıyor? gidin ne haliniz varsa görün mü deniyor? hükümetin açıklamalarına ve demeçlerine biraz göz atsınlar lütfen 'sosyal devlet nerde?' diye soranlar çünkü hükümet bu işçilere sahip çıkarak 2008 de 4-C kanunu çıkardı. nedir bu 4-C? özelleştirilen kurumların işçilerin açıkta kalmaması için yapılan bir kanundur. hükümet özelleştirmeyle kasasını koruma yoluna gitseydi bu kanunu neden çıkarsın hemşerim! sonuçta kamuya geçen personelin masrafı yine devlete..bunu sosyal devlet yapar. ayrıca diğer önemli bir konuda, tekelin özelleştirilmesinin 2008'den beri söz konusu olmasıdır.Tekel'in tütün kısmı ingiliz BAT firmasına 1.7 milyar dolara 2008 Haziran ayında devredildi. Devir işlemi sırasında BAT firması, işçilere zam, ikramiye, kira yardımı hatta taşınma parası ile masaya oturdu. Tekel işçilerinden sadece 350'si BAT'ın teklifini kabul etti. Tekel işçilerine, meslek kazandırılması için bir yıl ek süre verildi. Böylece, Tekel işçilerinin 4/C'li olarak çalışmalarına yönelik süre, 2010 yılına kadar uzatılmış oldu. Bu süre içinde ise, Tekel fabrikaları özelleştirdiği için işçiler çalışmadan maaş almış oldular..O zamanlar hangi sendika çıktı da bu işin sonu nereye gidiyor diye sesini çıkardı? Hangi köşe yazarı konuyu ele aldı? tekel'in tamamiyle özelleşeceği 2 yıldır belli iken neden gerekli görüşmeler yapılmadı da, şimdi hükümete yükleniyorlar? Geçmiş üzerinden 2 sene, 2010' da 'vay anam işçiler mağdur.' yok ya!..ayrıca 2 sene çalışmadan maaş alanların greve katılması da nankörlükten başka birşey değildir. kıdem tazminatı,gıda yardımı, ücreetli izin, maaş zammı vs gibi kamu çalışanına sağlanan tüm hizmetlerden yararlanma imkanı varken türkiyenin önüne takoz koymak da nesi..Türk-iş,sana sesleniyorum; amacın üzüm yemek mi bağcı dövmek mi karar ver !