din ülke vatandaşlarının manipüle edilmesi ve sistemin korunması için kullanılan bir araçtır. kimsenin dinine küfretmek değil amacım, ama birazcık düşünürseniz* anlayabileceksiniz gerçeği. devlet dini kontrol eder. öyle bazı zırvaların açıkladığı gibi devletle din işleri birbirinden ayrı şeyler değildir. devlet isteyerek, bilerek dini kullanmak ister. dün, bugün yaptığı ve yarın yapacağı gibi..
duruma türkiye açısından bakarsak ; islam dinine mensup vatandaşlardan oluşuyor. bir de diyanetimiz var allah a şükür. sonra birileri de çıkıyor diyor ki laik olmalıyız. din devlet işlerinden çıkmalı vs.. çıkamaz kardeşim, çıkmaz olmaz öyle şey. devletin felsefesine aykırı. ilk önce askeriye için bakalım ; asker sınırı aştığında komutan acaba ne diye gazlıyor o erleri ? lan saldıracaksınız diye mi , yoksa şehit olacaksınız en yüksek rütbe bu diye mi ? sonra da sokmazlar gata dan içeri türbanlıları. ayıptır.
ikinci olarak sistemi kontrol altında tutmak için devletin dine nasıl baktığını görelim ; cuma namazlarına gidiyoruz hamdolsun; hocanın okuduğu hutbeyi dinliyorsak, görürüz aslında.. tabii düşünerek dinlemek gerekir. devletin amacı nedir öncelikli ? güvenliği sağlamak, e madem güvenliği sağlamaksa amaç; okunan hutbede sürekli tekrarlatacaksın ki ; korksunlar yapmasınlar..
bir de şu var ; hocalar hutbeyi okurlar ; kendi içlerinde çelişkiye düşerler, hoca diyor ki ; "muhterem cemaat emek çok yüce bir şeydir, emeği ile kazanılan paralar helaldir, başkasının emeğine göz dikmeyin." ula madem böyle düşünüyorsun be adam, işveren-işçi arasındakini hiç mi görmüyorsun, yoksa kör müsün afedersin. biri diğerinin emeği üzerinden para kazanmıyor mu ? tabii hocaya söyleyince bunlar kâfir ilan edildim.. tövbe tövbe..
duyuorum şimdi sesleri ; "adamında sermayesi varmış ki iş vermiş." ben daha ne diyeyim size ? ..