özgüven yoksunu çekingen insan

entry34 galeri
    1.
  1. hayatı boyunca sorumluluk verilmemiş, kendisine güvenilmemiş ve tüm hayatını ''acaba benim hakkımda ne düşünürler?'', ''şunu mu yapsam daha iyi, bunu mu?'', bunu yaparsam rezil olur muyum?'' tarzı sorularla geçirmeye mahkum bırakılmış ezik insan.

    bunları nerden mi biliyorum?
    (bkz: o hikayedeki mal benim)

    henüz tek basamaklı yaşlarda iken -belki biraz da evin tek çocuğu olduğumdan- biraz poh pohlanarak, biraz şımartılarak büyütüldüm. her istediğim yapıldı. her istediğim alındı. bu kısmı iyi gibiydi fakat aynı ilgi şuna da sebep oluyordu.

    - ben de odun kırcam anne?
    - oğlum sen daha ufaksın.

    - ben evin üstüne çıkçam anne.
    - olmaz oğlum. düşersin.

    - ben bisiklet istiyom baba.
    - yapma oğlum. düşersin. araba çarpar. bişi olur.

    - ben arkadaşlarla heykele çıkçam baba.
    - olur mu olum? kaçırırlar valla.
    - baba 7 kişi olcaz. yarın dersaneye yalnız gitçem. o zaman dersaneye gitmem yarın.
    - tamam git. ama yabancılarla konuşma tamam mı. esat'ın (o zamanlar ailemin güvendiği tek arkadaşım) yanından da ayrılma tamam mı?

    yaş biraz daha ilerledi. hayatıma değişik şeyler girdi tabi. bazı arkadaşlarım yazları çalışmaya başladı. bazı arkadaşlar da daha şimdiden iki elin parmakları kadar manita yapmıştı. bana bunların ikisi de yasaktı.

    - oğlum kızlara yüz verme tamam mı?
    - hee anne. kızlar da gel bize yüz ver diye yalvarıyodu zaten.
    - sen bilmezsin oğlum. sen ne anlarsın?

    - baba ben çalışmak istiyorum.
    - olmaz oğlum. küçüksün sen.
    - baba 14 yaşındayım. ibo 4 senedir çalışıyo. seneye usta olur heralde. ben daha bi işyeri havası solumadım.
    - büyü biraz daha zaten istemesen de çalışacaksın oğlum. sen küçüksün. sen bilmezsin. sen anlamazsın.

    liseye başlamıştım ki annemi kaybettim. beni çok değişik ber olgunluk seviyesine getirdi bu olay. fakat babamın bana 3,5 yaşındaymış edasıyla yaklaşımında pek bir değişiklik olmamıştı. sadece çalışma iznini alabilmiştim. babam alman hükümetinden çetindi bu konuda.

    aradana epey süre daha geçti. şu an 22 yaşındayım. evde babamla birlikte yaşıyoruz. babam çamaşırları yıkıyor, bulaşıkları yıkıyor, yemek yapıyor ve hafiften temizlik yapıyor. bense günün önemli bir bölümünü (yaklaşık 6/5 ini ki bu 20 saat eder) yatarak geçiriyorum. neden mi?

    (bkz: buradan anne babalara sesleniyorum)

    bu davranış şekli yanlıştır. ilk başlarda iyi bile görünse de yanlıştır. bu yaklaşımın sonucunda pısmış, iki cümleyi bir araya getiremeyen, belli bir görüşü olmayan, silik insanlar yetişir. görevliye bir soru sormaktan utanan, ayıplanma korkusuyla düşüncesinin açıklayamayan insanlar yetişir. manita olayına hiç girmiyorum.

    (bkz: elizabeth forever)
    110 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük